ERGENEKON’DA KAFALARA TAKILANLAR

Neslihan KORUTÜRK - 07.01.2009

Bu dünyada herkese yer var.

 


 

İnsanın ilk aklına gelen, bu kadar büyük bir operasyon yapılıyorsa, çok ünlü kişiler gözaltına alınıyorsa, hakikaten büyük bir illegal yapının varlığı ihtimali!

Gözaltına almalar, 2–3 ayda bir, dalga dalga gerçekleştiriliyor. Dalgalar, başlangıçta numaralandırılıyordu. En son 6’ncı dalga sayılabildi, sonra sayıyı kaçırdık, bugün yapılan 9 veya 10’ncu dalga olması lâzım.

Operasyonun ilk dalgası 20 ay önce yapılmıştı ve 20 Ekim 2008 tarihinde ilk gözaltına alınanların mahkemesi başlamıştı. Yani şu anda operasyon sürerken, bir yandan da aynı suçlamalardan mahkeme sürüyor. Hukukçular bunun hukuk ihlali olduğunu söylüyorlar.

Yine gözaltına alma dalgaları devam ederken bazı ünlülerin, kendilerinin gözaltına alınmadıklarına şaşırdıklarını ve gözaltına alınmayı beklediklerine şahit olduk. Bunların en başında Tuncay Özkan vardı ve ilk dalgadan çok sonra, Eylül 2008’de, etrafa öpücükler göndererek gözaltına alındı.

Bugün ise, Yargıtay onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu’nun gözaltına alınmasının beklendiği haber veriliyor. Şu anda TV ekipleri Kanadoğlu’nun evinin önünde gözaltı hadisesini bekliyor! Kanadoğlu’yla görüşmeyi başarabilen bir gazetecinin söylediğine göre Kanadoğlu, “Ne açıklama yapayım? Gözaltına alınmadım diye bir açıklama olmaz ki!” demiş.

*   *   *

Gözaltına alınanlar, silahlı bir örgüt kurarak rejimi değiştirme girişimiyle itham ediliyor. Fakat gözaltına alınanların sayısı ve çapıyla bulunan silah sayısı ve çapı hiç de orantılı değil. Örgütün silahlarının nerede olduğu muamma!

Karanlıktaki cinayetlerin, hatta Susurluk’un aydınlatılması gibi bir misyon yükleyenler de oldu. Fakat bugüne kadar hiçbir cinayetin aydınlatıldığını ve Susurlukla ilgili bir ilerleme olduğunu görmedik.

*   *   *

Gözaltına alınanların hükümete çok şiddetli muhalefet edenler olduğu iddia ediliyor. Hakkında soruşturma yapılanlara baktığınızda hakikaten çoğunluğunun muhalif olduğu doğru. Fakat kamuoyunda hiç tanınmayan veya tanındığı halde muhalif olduğunu hiç görmediğimiz şahıslar da var. Meselâ; bugün hakkında soruşturma başlatıldığı öğrenilen Bedrettin Dalan’ın, bu hükümete karşı, 6 yıldır hiç sesinin çıkardığını duymadık. Hatta zaman zaman, basında çıkan suçlamalara karşı iktidar tarafından korunmakta olduğu izlenimi edindik.

Sonra, Seyhan Soylu, Nurseli İdiz gibi örgütle, rejimle, muhalefetle ne alakaları olduğunu anlayamadığımız sanatçıların da gözaltına alındığına şahit olduk.

*   *   *

Kafamıza takılan en önemli hususlardan biri de, hakkında soruşturma açılanlar içinde yurtdışında bulunanlar… Temmuz 2008’de aranan Turan Çömez’in, arandığından 1 ay kadar evvel İngiltere’ye gittiği anlaşılmıştı.

Bugün arananlardan Bedrettin Dalan ise 2 aydır Amerika’daymış.

Bu konuda en dikkat çekici şahısi ise bir emekli Tuğgeneral! İsmi şimdi aklıma gelmeyen bu şahıs, Temmuz 2008’de arandığı günden 1 gün evvel Rusya’ya gitmiş. Özellikle Turan Çömez ve E. Tuğgeneral neden şimdiye kadar ülkeye dönmediler?

Tabii onlar da şöyle söyleyebilirler: “6 aydır hakkımızda neden bir iddianame yazılmadı, neyle suçlanıyoruz? Bunları öğrenelim de gelelim!”

*   *   *

Bu konuda en çok, “Ergenekon” ismi verilen böyle bir davada Milliyetçi Hareket Partisi neden hiç konuşmuyor, diye kafama takıyordum.

Çok şükür, ben bu satırları yazarken, o cenahtan da ses geldi.

MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır konuştu. Şandır özetle şunları söyledi: “Bu soruşturma ve dalgalar siyasîdir. Hükümet kamuoyunda sıkıştıkça yeni bir dalga icat ediliyor. Hükümet şu anda, Türk kamuoynda Gazze’deki katliamlar konusunda İsrail’in suç ortağı şeklinde algılanıyor. Ayrıca, ekonomik kriz iktidarı bunaltıyor. Böyle suni operasyonlarla halkın dikkati başka yönlere çekiliyor.”

Görüşlerinden dolayı değil ama 20 ay sonra “Ergenekon” konusunda sesini çıkardığı için MHP’yi kutluyoruz.

*   *   *

Uysa Da Uymasa Da

 

               İki soru

Bu sütunda ısrarla dile getirildi:


1. İsrail'in Gazze saldırısından hemen önce, İsrail Başbakanı Ankara'da ne dedi? Kandırdı mı, yoksa söyledi mi? İsrail Büyükelçisi neden "Türkiye'yle birlikte hareket"ten söz ediyor? Ne demek bu?


2. Önceki hükümet sırasında, 2002'de, Filistinliler katledilirken tank ihalesi verilmesini şiddetle eleştirip "askıya alınsın, katliamlara ortak olmaktır, basiretsizliktir" diyen Cumhurbaşkanı ve Başbakan şimdi ve ihale başında, ne düşünüyor?

 

Umur Talu, Sabah, 07.01.2009

Tarih: 07.01.2009 Okunma: 816

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

İ.Hakkı Cengiz

29.11.2008 - 10:05

Hakikaten çok tuhaf bir durum. Başka tuhaflıklar da var: Turizm adı altında, her yıl "yeni bir Anzak çıkarması" etkinliği yapılıyormuş. Sorularınız son derece isabetli, "Orada neler oluyor?" Saygılar, Hocam.

ÖZGÜR DENİZ

29.11.2008 - 13:37

ALLAH tarihine sahip çıkabilecek ve ecdadına seza nesiller nasip etsin bu kutsal topraklara. anlamlı bir direniş sözcüsüsünüz üstadım. derin saygımla

Demet Arık

29.11.2008 - 14:46

Dikkatinizi ve duyarlılığınızı kutlarım. Bir kasıt olduğunu düşünmek bile istemiyorum. Uyarı niteliğindeydi. Elinize sağlık.

Adem Şahin

30.11.2008 - 12:19

Ey Türk gençliği! İlkokulda “Ey Büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiği hedefe, durmadan yürüyeceğime ant içerim.” diyerek verdiğin sözü ve “Varlığım, Türk varlığına armağan olsun.” diyerek üstlendiğin sorumluluğu unutma. Unutma ki, Milli şuurunu kaybetme. Kaybetme ki,onsuz yaşayamayacağın kutlu vatanına yararlı olup, onu yüceltmeye çalıştıkça var olacaksın. Milli şuurunu kaybetmiş bütün Türk gençlerinin, çok geçmeden titreyip özlerine dönmeleri umuduyla…

İ.Hakkı Cengiz

29.11.2008 - 10:05

Hakikaten çok tuhaf bir durum. Başka tuhaflıklar da var: Turizm adı altında, her yıl "yeni bir Anzak çıkarması" etkinliği yapılıyormuş. Sorularınız son derece isabetli, "Orada neler oluyor?" Saygılar, Hocam.

ÖZGÜR DENİZ

29.11.2008 - 13:37

ALLAH tarihine sahip çıkabilecek ve ecdadına seza nesiller nasip etsin bu kutsal topraklara. anlamlı bir direniş sözcüsüsünüz üstadım. derin saygımla

Demet Arık

29.11.2008 - 14:46

Dikkatinizi ve duyarlılığınızı kutlarım. Bir kasıt olduğunu düşünmek bile istemiyorum. Uyarı niteliğindeydi. Elinize sağlık.

Adem Şahin

30.11.2008 - 12:19

Ey Türk gençliği! İlkokulda “Ey Büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiği hedefe, durmadan yürüyeceğime ant içerim.” diyerek verdiğin sözü ve “Varlığım, Türk varlığına armağan olsun.” diyerek üstlendiğin sorumluluğu unutma. Unutma ki, Milli şuurunu kaybetme. Kaybetme ki,onsuz yaşayamayacağın kutlu vatanına yararlı olup, onu yüceltmeye çalıştıkça var olacaksın. Milli şuurunu kaybetmiş bütün Türk gençlerinin, çok geçmeden titreyip özlerine dönmeleri umuduyla…