DAĞLICA ACIMIZ BÜYÜK

Orhan AFACAN - 08.09.2015



Dağlıca,Dağlıca acımız büyük.
Şehidin Naaşı çok ağır bir yük.
Susamam,duramam ben boyun bükük
Son Harita,İlk Harita Türkiye.
Yetemez hiç bir güç yeni çizmeye.

Ankara başkentim,marşım marşımdır.
Vatan,Bayrak,Millet doğal şarjımdır.
Şehit olmak benim yaşam tarzımdır.
Son Harita,İlk Harita Türkiye.
Yetemez hiç bir güç yeni çizmeye.

Tarihe çınardır şehit bedenim.
Toprağı kanıyla vatan edenim.
Düşmanı gücümle acze nedenim
Son Harita,İlk Harita Türkiye.
Yetemez hiç bir güç yeni çizmeye.

ORHAN AFACAN.
08.09.2015 İZMİR
Tarih: 08.09.2015 Okunma: 709

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

Özgür Deniz

20.12.2014 - 11:41

http://www.analizmerkezi.com/huseyin...lir-56101h.htm


HÜSEYİN GÜLERCE,,,,,,,,,,,,,, bu isim BİR BİLENDİR tabir caizse..............söylediklerine çok dikkat etmeli, iyi anlamalı......... bu söylediklerimin kime zarar kime kar ettireceği umurumda bile değildir....ne kimseye kar ettirmek ne de kimseye zarar ettirmek derdindeyim.....sadece HAKİKATE aşığım......yıllarca aldatılanların, aldananların pişmanlığının resmidir bu, başka bir şey değildir...ayrıca LATİF ERDOĞAN ismi de başka bir isimdir aynı düşünceye, duyguya gelmiş olan....bir ömür verdiler, nihayet hakikati gördüler....demek ki içeride olan daha kolay aldanıyormuş....biz çok evvel görmüştük hakikati amma dinlenmek için yaşımızın yetmiş işimizin bitmiş olması iktiza ediyormuş demek ki....Rabbim her şerefli ve namuslu, ahlaklı ve adaletli, hakkaniyetli kuluna sağlıklı, hayırlı, faydalı, başarılı ömür nasip etsin....amin.

Özgür Deniz

02.01.2015 - 06:14

(((YENİ BİR KONTROLDEN SONRA DÜZENLENMİŞ HALİ. CİDDİ BİR KAÇ KELİME KUSURU VE NOKTALAMA KUSURU OLDUĞU İÇİN.)))

BATIL(I) EĞİTİM...

Batılı eğitim modeli, faydayı önceleyen bir modeldir. Pragmatist modeller üretir. Bireyde ki ruhu, söküp almıştır bu model. Bunu en bariz şekilde, Batılı liderlerin şahıslarında tecessüm eden politik eylemlerinde görebilirsiniz. Siyonizmin birer köpeği olan Batılı liderler, her zaman kendi çıkarları için havlarlar ve kundakta ki bebekleri bile ısırmaktan imtina etmezler, küçücük bir dünya menfaati uğruna. Bir damla petrol uğruna milyonlarca insanın kanını içebilirler. İdeolojiler, Pragmatist nesillerin ürünüdür. Çünkü, insanlığın, fikirle sömürülmesi daha kolaydır. Bir marş, bir slagon işi bitirir. İnsanları, koyun gibi güdebilmek ve kirli emellere ulaşabilmek ancak ideolojilerle kabil olabilmektedir. Ya adalet duygusunu sömürerek yaparlar bunu, ya milliyet duygusunu sömürerek yaparlar yada kutsal duyguları sömürerek yaparlar. Tine değil, tene hitap eder. Para yücedir, çalışan aşağıdır. Maddeye ruh katan değil, maddenin pazarlanmasında aracı olan değerlidir. Bu yüzden, bir maddenin üretimi için ömrünü veren kişi en az ücreti alırken, o maddenin pazarlanmasında poz veren mankenin bir saati, o çalışanın bir ömrüne denktir. Bireysellik zirvedir, toplumsallık ise diptedir. Lakayt, serseri, zevkperest, sefil, idealsiz ve biteviye tüketen bir gençlik tipi, bu modelin ürünüdür. Çünkü bireyi anlamdan yoksun bırakmıştır. Anlamdan yoksun bir birey için, hiçbir şeyin kıymeti yoktur ve ömrünü adamaya değer hiçbir şeyde yoktur hayatta. Ahlaksızlık özgürlüktür. Namus saçmadır. Aile paramparçadır. Biz değil ben egemendir zihinlere. Güya kadın hürdür, bedeni kendine ait olan kadın, bedenini dilediğince kullanır, analık ise yobazlıktır ve esarettir bu modelin telakkisinde, tabi yerseniz. İnsanlığın öznesi olan aziz, nadide ve mümtaz varlık kadın, medyanın nesnesi olmuş ve namusu ticarete dönüştürülmüştür. Reklamlara meze olan kadının, haysiyeti ve karakteri ezilmiştir. Ama sorsanız bu özgürlüktür. Kur’an, ruh olarak bedenlere girmedikçe ve o beden coğrafyasının başkenti olan yüreğe hükmetmedikçe; vallahi, billahi, tallahi insanlık çürümekten, kokmaktan ve çöplüğe atılmaktan asla kurtulamayacaktır. Haysiyetli bir şekilde, mesuliyet hissiyle, derin tefekkürlere dalınız, saf hakikat size aşikar olacaktır. Ama insanlar bilmiyorlar! Çünkü akletmiyorlar!

Özgür Deniz

20.12.2014 - 11:41

http://www.analizmerkezi.com/huseyin...lir-56101h.htm


HÜSEYİN GÜLERCE,,,,,,,,,,,,,, bu isim BİR BİLENDİR tabir caizse..............söylediklerine çok dikkat etmeli, iyi anlamalı......... bu söylediklerimin kime zarar kime kar ettireceği umurumda bile değildir....ne kimseye kar ettirmek ne de kimseye zarar ettirmek derdindeyim.....sadece HAKİKATE aşığım......yıllarca aldatılanların, aldananların pişmanlığının resmidir bu, başka bir şey değildir...ayrıca LATİF ERDOĞAN ismi de başka bir isimdir aynı düşünceye, duyguya gelmiş olan....bir ömür verdiler, nihayet hakikati gördüler....demek ki içeride olan daha kolay aldanıyormuş....biz çok evvel görmüştük hakikati amma dinlenmek için yaşımızın yetmiş işimizin bitmiş olması iktiza ediyormuş demek ki....Rabbim her şerefli ve namuslu, ahlaklı ve adaletli, hakkaniyetli kuluna sağlıklı, hayırlı, faydalı, başarılı ömür nasip etsin....amin.

Özgür Deniz

02.01.2015 - 06:14

(((YENİ BİR KONTROLDEN SONRA DÜZENLENMİŞ HALİ. CİDDİ BİR KAÇ KELİME KUSURU VE NOKTALAMA KUSURU OLDUĞU İÇİN.)))

BATIL(I) EĞİTİM...

Batılı eğitim modeli, faydayı önceleyen bir modeldir. Pragmatist modeller üretir. Bireyde ki ruhu, söküp almıştır bu model. Bunu en bariz şekilde, Batılı liderlerin şahıslarında tecessüm eden politik eylemlerinde görebilirsiniz. Siyonizmin birer köpeği olan Batılı liderler, her zaman kendi çıkarları için havlarlar ve kundakta ki bebekleri bile ısırmaktan imtina etmezler, küçücük bir dünya menfaati uğruna. Bir damla petrol uğruna milyonlarca insanın kanını içebilirler. İdeolojiler, Pragmatist nesillerin ürünüdür. Çünkü, insanlığın, fikirle sömürülmesi daha kolaydır. Bir marş, bir slagon işi bitirir. İnsanları, koyun gibi güdebilmek ve kirli emellere ulaşabilmek ancak ideolojilerle kabil olabilmektedir. Ya adalet duygusunu sömürerek yaparlar bunu, ya milliyet duygusunu sömürerek yaparlar yada kutsal duyguları sömürerek yaparlar. Tine değil, tene hitap eder. Para yücedir, çalışan aşağıdır. Maddeye ruh katan değil, maddenin pazarlanmasında aracı olan değerlidir. Bu yüzden, bir maddenin üretimi için ömrünü veren kişi en az ücreti alırken, o maddenin pazarlanmasında poz veren mankenin bir saati, o çalışanın bir ömrüne denktir. Bireysellik zirvedir, toplumsallık ise diptedir. Lakayt, serseri, zevkperest, sefil, idealsiz ve biteviye tüketen bir gençlik tipi, bu modelin ürünüdür. Çünkü bireyi anlamdan yoksun bırakmıştır. Anlamdan yoksun bir birey için, hiçbir şeyin kıymeti yoktur ve ömrünü adamaya değer hiçbir şeyde yoktur hayatta. Ahlaksızlık özgürlüktür. Namus saçmadır. Aile paramparçadır. Biz değil ben egemendir zihinlere. Güya kadın hürdür, bedeni kendine ait olan kadın, bedenini dilediğince kullanır, analık ise yobazlıktır ve esarettir bu modelin telakkisinde, tabi yerseniz. İnsanlığın öznesi olan aziz, nadide ve mümtaz varlık kadın, medyanın nesnesi olmuş ve namusu ticarete dönüştürülmüştür. Reklamlara meze olan kadının, haysiyeti ve karakteri ezilmiştir. Ama sorsanız bu özgürlüktür. Kur’an, ruh olarak bedenlere girmedikçe ve o beden coğrafyasının başkenti olan yüreğe hükmetmedikçe; vallahi, billahi, tallahi insanlık çürümekten, kokmaktan ve çöplüğe atılmaktan asla kurtulamayacaktır. Haysiyetli bir şekilde, mesuliyet hissiyle, derin tefekkürlere dalınız, saf hakikat size aşikar olacaktır. Ama insanlar bilmiyorlar! Çünkü akletmiyorlar!