Sayın
Başbakan dünkü konuşmasında, 70 milyonun başbakanı olduğunu tekrar hatırladı ve
bize de hatırlattı.
Bence,
bunu her gün tekrar etmeli. Çünkü bana, hep unutuyor gibi geliyor.
Neden
unutuyor?
Çünkü
70 milyonun başbakanı olan zat aynı zamanda bir siyasi partinin de genel
başkanı.
***
İki Şapka
Sayın
Başbakan, konuşmasının uzunca bir bölümünü kartel medyasının patronuna yaylım
ateş için kullandı. Söylediklerinin özeti, “Aydın Doğan’ın, bir işadamı, bir
de yayıncı şapkası var bunları birbirine karıştırıyor.”
***
Pek
çok insanın 1’den fazla şapkası vardır.
Hakikaten şapkaları
birbirine karıştırdın mı, işler de karışır.
Karıştırmamak
lâzım.
Her
şapkanın giyileceği uygun ortamı bilmek ve bulmak lâzım…
Nitekim Sayın Erdoğan’ın
da en az 2 şapkası var!
Türkiye
Cumhuriyetinin “Başbakanlık şapkası” ve AKP adlı siyasi partinin “genel
başkanlık şapkası.”
Şimdi,
meselâ Erdoğan’a sorsak; her hafta çifter çifter katıldığınız ilçe
kongrelerine hangi şapkanızla çıkıyorsunuz?
Parti
söz konusu olduğuna göre, herhalde, “genel başkan şapkasını” giyiyordur.
İyi
de, ilçe kongrelerine kadar katılmak, hem 70 milyonun başbakanının zaman
darlığı, hem de parti içi demokrasi açısından normal mi?
Tabii
ki bir genel başkan partisinin kongrelerine katılacak, sembolik olarak birkaç
ilçe kongresine de katılabilir ama bütün ilçelere yetişmesi mümkün mü? İlçe kongrelerine
kadar katılması; ilçe yöneticilerinin seçimlerini etkilemesi ve “tek
adam” görüntüsü vermesi açısından da tehlikeli değil mi?
Bu durumda,
şöyle düşünürsek isabetsiz mi olur: Sayın Erdoğan, sadece milletvekili, il
belediye başkanı ve üst düzey parti yöneticilerini değil ilçelere kadar partisinin
bütün yöneticilerini kendisi belirliyor.
Tek
yetkili, tek seçici!
Hani
demokrasi?
Ayrıca,
partinin işleriyle bu kadar meşgul bir Başbakan, ülkenin işlerine ne zaman
bakacak? Bütün enerjisini suni kavgalara ve parti işlerine ayıran başbakan,
hangi enerjiyle ülkenin sorunlarına eğilecek?
“70 milyonun başbakanı”, kendisini
sahiden 70 milyonun başbakanı olarak görüyor mu?
Emin
değiliz!
***
Yetmiş
milyonun başbakanı olduğuna dair haberin ayrıntılarına bakmak için internet
sorgulaması yaptığımda bakın karşıma neler çıktı?
***
Kimler, neler söylemiş?
11 Mayıs 2008,
Samanyolu Haber
Erdoğan, bir vatandaşın "Başbakanım ben 20 senedir buradayım, sizi ilk kez görüyorum" demesi üzerine, "Açılış yapıyorum, çalışıyorum. Ben 70 milyonun Başbakanıyım. Ben 70 milyonu göremem, hepsini bulamam. Ama onlar gelip beni buluyor" diyerek vatandaşla iç içe olduğunu vurguladı.
***
09 Ağustos 2008,
İlkhaber.com.tr
Susurluk Yörsan’da sendikaya üye oldukları için işten çıkartılan ve yaklaşık 250 gündür direnişlerini devam ettiren işçilerin hak arayışı sürüyor. Türk-İş genel sekreteri ve Tek Gıda-İş sendikası genel başkanı Mustafa Türkel tarafından ziyaret edildi.
Başbakan Erdoğan’a seslenen Türkel “70 milyonun Başbakanıyım diyordun. 70 milyonun büyük bir kısmı sokaklara itilirken, rahat uyuyabiliyor musun? Hani 70 milyonun Başbakanı olacaktın! Hakkını arayan işçilerin Başbakanı olmak zorundasın. İşten atılanların sorununu gel bizimle konuş.” şeklinde konuştu.
***
13 Mayıs 2008, Hürriyet,
Pakize Suda
Erdoğan "70
milyonun başbakanıyım" demiş.
Televizyona her çıkanın "Bizi 70 milyon izliyor" demesi gibi.
***
Bunları Da Görmelisiniz
Komünist
Çin’in işgali altında bulunan Doğu Türkistan’daki Uygur Müslümanlarının Teravih kılmaları yasaklandı.
Baskıcı
Pekin yönetiminin insanlık dışı yeni uygulamaları arasında erkeklerin sakal bırakması ve kadınların başlarını örtmelerinin
yasaklanması da var. Bu bağlamda Müslüman memurlarla öğretmenlerin oruç tutması
yasaklanmakta, orucu teşvik eden vaizler hakkında soruşturma açılmakta.
70
milyonluk koskoca bir Türk ve Müslüman ülkenin liderleri, soydaş ve dindaşlarına uygulanan yukarıdaki baskılarla ilgili
olarak, bu haberlerin geldiği ülke nezdinde, herhalde, bazı girişimlerde
bulunmalı, değil mi?