Bu dünyada
herkese yer var.
Bugün Bursa’da Ermenistan ile milli futbol maçımız
var.
Bilindiği gibi, bu maçlar Güney Afrika
Cumhuriyetinde, 2010 Haziran’ında yapılacak dünya kupasına katılabilmek için
yapılıyordu.
Her iki ülkenin de dünya kupasına
katılabilme ihtimali kalmamıştır. Yani maç, seri tamamlansın diye, tamamıyla
bir mecburiyetten yapılıyor.
Her iki tarafın da maç sonucuna göre ne
bir kaybı var, ne de bir kazancı olacak!
Dolayısıyla maçın bir faydası olacaksa
dostluğa hizmet etmesi olabilir…
Peki, hangi sonuç dostluğa, iki ülkenin
daha fazla yakınlaşmasına hizmet edebilir?
Maçları takip edenler hatırlayacaklar,
geçen yıl bu zamanlarda, Cumhurbaşkanı Gül’ün de seyrettiği, Ermenistan’da
yapılan futbol maçını Türkiye 2–0 kazanmıştı.
Bu şartlarda dostluğu pekiştirecek sonuç
Ermenistan’ın Türkiye’yi yenmesi olabilir.
Türkiye, yenilmekle bir şey
kaybetmeyeceği gibi, bunu bir haysiyet, onur, gurur meselesi de yapmamalı!
Türkiye büyük bir ülke ve onun milli
takımı da daha yakın geçmişte, Avrupa ve dünya kupalarında yarı finali oynamış
büyük bir futbol takımı…
Türk milli takımı bir jest yapıp
Ermenistan karşısında mağlup olmalı!
Böyle bir sonucun yararı sayılamayacak
kadar çoktur...
Bikere Zürih’teki protokol imzasından
sonra moralleri çok bozuk olduğu ekranlarda gösterilen Ermeni siyasetçilerinin
ve halkının morali biraz olsun düzelmiş olur…
Sonra, futbolda yenilmiş olan bir
Türkiye’den Ermenistan’a zarar gelmeyeceği konusunda bir kanaat hâsıl olur…
Ayrıca, Türkiye büyüklüğünü kanıtlarken, iyi niyetini
de göstermiş olur.
Efendim, dostluğun gereği nedir? Keser gibi “hep bana hep bana” olmamalı,
değil mi? Testere gibi “bir sana bir bana” olmalı! Geçen maçta biz
kazandığımıza göre, şimdi sıra Ermenistan’da…
Türkiye, mutlaka yenilmeli! Göreyim seni Türkiye!
* * *
AZERBAYCAN BAYRAĞI
Ülkenin bazı yöneticileri Azerbaycan
bayrağını görünce kırmızı görmüş boğa gibi oluyorlar. Bunda muhtemelen Azerî
bayrağının üçte 1’inin kırmızı olmasının da tesiri vardır.
Ayrıca, o kırmızı zeminin ortasındaki
hilal ve yıldız da öfke uyandırıyor mu, onu bilmiyoruz!
Hal böyle olunca, millî maçın yapılacağı
Bursa stadına Azerî bayrağının girişi Bursa valisi tarafından yasaklandı.
Vakıa, yasağın kaldırıldığı bildirildi fakat stada girecekleri valilik tespit
edeceğine göre; herhalde içeriye Azerbaycan bayrağını sokma potansiyeli olanlar
alınmayacaktır. Dolayısıyla, yasağın kaldırılmasının bir yasak savma olarak,
kâğıt üzerinde kalacağını ve sahaya Azerî bayrağının giremeyeceğini tahmin
ediyoruz.
Böylece, Azerbaycan bayrağının stada
alınmamasıyla Ermeni dostluğu daha bir pekişmiş olacaktır. Bunu sağlayan Bursa
valisini kutlarız. Yakında terfi edebilir.
Bu barışsever vali sadece terfi ettirilmekle
kalmamalı… Barışa katkılarından dolayı Bursa’ya ve Ermenistan sınırına
heykelleri de dikilmeli… Hatta Nobel Barış Ödülüne bile aday gösterilmeli… Bu
ödülü barışa hiçbir katkısını görmediğimiz Obama aldığına göre bizim barışsever
valimiz haydi haydi alır.
* * *
UYSA DA UYMASA DA
BURSA`DA
AZERBAYCAN BAYRAĞI YASAK! ! !
(Gülnare Leman nezdinde tüm Azeri Gardaşlarıma...)
'Gülhane Hatt-ı Hümayunu' başlangıç oldu
Batının yağcıları, yüksek yerlere doldu.
Senyör'lerden aferin, Monşerlerin ukdesi
'Millet CAHİL anlamaz', kocabaş'lar ilkesi
Gâvura Gavur demek, yasak hemşerim yasak! ..
BURSA`DA AZERBAYCAN BAYRAĞI YASAK! ! ! Yasak.
Veren devletlilerdir, kahrolan Türk Milleti
İnşallah bir gün biter, şu MANKURT'luk illeti
Uyuma Ey Bursalı, Bütün şehri donat
Azerbaycan Bayrağı, dalgalandır nara at
Görsün cihan-ı âlem, Azeri gardaşımız
GARABAĞ canımızdır, Azeri Kandaşımız.
Yılgın Yağmur dua et! ... Akıl versin YARADAN
Milletin saf VİCDANI, Önemlidir paradan...
Nebi Ünler
Arşiv