DEV BİR ZEKÂ, İNSANÎ BİR SİSTEM

Neslihan KORUTÜRK - 05.04.2009

Bu dünyada herkese yer var.

 


 

Türkiye’nin meseleleri büyürken, ülkeyi “yöneten zekâ” küçülüyor gibi… En iyimser bakışla bu zekâ yerinde sayıyor. Tabii “yöneten zekâ” derken sadece hükümet edenleri kastetmiyorum. Millî Güvenlik Kurulu üyelerinden Planlama teşkilatına, medyadaki köşe başını tutanlardan valilere kadar, yönetimde etkili olan herkesi ve her kesimi kastediyorum.

 

Einstein’ın bir sözü var:Karşılaştığınız problemleri onu yaratan düşünce tarzıyla çözemezsiniz.” O sözü şöyle de açabiliriz; sorunları, onların çıktığı dönemdeki bilgi birikimi ve zekâ seviyenizle çözemezsiniz.

*   *   *

Ülkenin gittikçe kalabalıklaşan nüfusunun sağlık, eğitim, güvenlik, istihdam, özgürlük, gençlik ve ona bağlı istikbal sorunları devasa boyutlara ulaşıyor. Bunlara dünyanın ve Türkiye’nin geldiği seviyeden dolayı eklenen sorunlar ekleniyor.

 

Son seçimler, öncesiyle ve sonrasıyla meselelerimizin artık görmezden gelemeyeceğimiz kadar büyümüş olduğunu ispatladı. Görülüyor ki, sorunlarımız neredeyse içinden çıkılamaz bir hale gelmiş. Bu sorunları “ben yaptım oldu”, “yasaklama”, “erteleme”, “halk avcılığı” gibi anlayışlarla çözmeye imkân var mı?

 

Yepyeni, hiç denenmemiş, bütün kesimleri kucaklayan, önyargıları ve tabuları yıkan, şefkatli bir yaklaşıma ihtiyaç var. Ülkenin ve dünyanın ürettiği bütün bilgi birikiminden yararlanmaya ihtiyaç var. O yepyeni anlayışla bilgi birikimi üzerinde yükselen dev bir zekâya ihtiyaç var. O dev zekânın ortaya koyacağı çözümlere ve insanî bir sistemin kurulmasına ihtiyaç var.

 

*    *    *

 

Zihniyet

 

Hastanelerde bebekler ölünce veya yurtlar yanıp içindeki çocuklar kül olunca “Eh ne yapalım, takdiri ilâhi!” diye işin içinden çıkan bir anlayış…

 

Merkezî sınavlarda sıfır çekenleri, “Aslında onların doğru cevapları var da, 4 yanlış 1 doğruyu götürdüğü için sıfır alıyorlar!” diye savunan bir anlayış…

 

Özgürlük denilince aklına sadece “türban özgürlüğü” gelen bir anlayış…

 

“Devletin helikopteri neden piknik için kullanıldı?” sualini “O soruyu soranın maksat ve hedefi belli!” diye geçiştiren bir anlayış…

 

Demokratik gösteri ve yürüyüş hakkını kullananlara karşı kocaman coplarla saldıran ve yere düşenleri bile kız-erkek ayırmadan acımasızca coplayan bir anlayış…

 

İstihdam denilince, sadece yakınlarının işe yerleştirilmesini düşünen bir anlayış…

 

İstikbal denilince, sadece kendi çocuklarının istikbali akıllarına gelen bir anlayış…

 

Toplumsal bir olay sonunda ölen ve yaralananları görmek için hastaneye gelen bayan vekilin hastaneye girmesini önleyen bir anlayış…

 

 “İnsanî” ve çağdaş bir anlayış tarzı olamaz herhalde!

 

*   *   *

 

İnsanî Bir Sistem

 

İnsanî anlayışa dayalı, insanî bir sistem kurmak zorundayız.

 

Öyle bir sistem ki;

Her öğrenciyi kendi öz evladı görebilen bir Millî Eğitim sistemi…

 

Her hastayı kendi öz anne- babası olarak gören bir sağlık sistemi…

 

Suçluları bile bu memleketin bir evladı ve kazanılabilir gören bir adalet sistemi…

 

Her yürüyüşü ülkeyi yıkacak zanneden hastalıklı yaklaşıma son veren, daha akılcı ve hoşgörülü bir güvenlik sistemi…

 

Başta ihaleler, her türlü faaliyeti saydam hale getiren bir yerel ve merkezî idare sistemi…

 

Memleketin her yöresini, her ferdini kucaklayabilen, her fert üzerinde itimat telkin eden, tam demokratik, eşitlikçi, özgürlükçü bir sistem…

 

İnsana, her şeyden önce ve en önce “insan” olarak bakabilen bir sistem!

 

“Yöneten zekâ” dev bir zekâ halinde kendini gösterip ya “insanî bir sistem”i kurmaya muvaffak olur veya önümüzdeki dönem çok ağlarız. Çok dövünürüz.

 

 

 

Arşiv

Tarih: 05.04.2009 Okunma: 807

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

Vatanda?

04.03.2009 - 09:45

Helal olsun.

Adsız Ozan

05.03.2009 - 10:33

İnşallah birgün gelipte sindirim zorluğu çekmez. Yolsuzluk Yol Olmuş Günü kurtaranlar yarını çaldı, Yolsuzluk yol olmuş, yoksulluk bitmez. Varımız satıldı neyimiz kaldı? Yolsuzluk yol olmuş, yoksulluk bitmez. Çalışana pişen, yatana düşer, Yediği çanağa, yüzsüzler işer, Yüzde doksan açtır, yüzde on şişer, Yolsuzluk yol olmuş, yoksulluk bitmez. Ahlâk can çekişir, hırsız soyunda, Gündüz talandalar, gece oyunda, Gelincikler açar sınır boyunda, Yolsuzluk yol olmuş, yoksulluk bitmez. .......

Vatanda?

04.03.2009 - 09:45

Helal olsun.

Adsız Ozan

05.03.2009 - 10:33

İnşallah birgün gelipte sindirim zorluğu çekmez. Yolsuzluk Yol Olmuş Günü kurtaranlar yarını çaldı, Yolsuzluk yol olmuş, yoksulluk bitmez. Varımız satıldı neyimiz kaldı? Yolsuzluk yol olmuş, yoksulluk bitmez. Çalışana pişen, yatana düşer, Yediği çanağa, yüzsüzler işer, Yüzde doksan açtır, yüzde on şişer, Yolsuzluk yol olmuş, yoksulluk bitmez. Ahlâk can çekişir, hırsız soyunda, Gündüz talandalar, gece oyunda, Gelincikler açar sınır boyunda, Yolsuzluk yol olmuş, yoksulluk bitmez. .......