Hey Sen Bu Yazı Senin İçin
Bu saniyede 24 kereden fazla yanıp sönerek oluşan
şekillere anlam vererek iletişim kurmayı becerebilmiş olan “SEN”, bu yazı tamamen senin
için.
Bu satırları yazan ben, söz konusu bireysel çıkarların
olduğu zaman “SEN” in ne kadar zeki bir
insan olduğunu çok iyi biliyorum.
İstediğinde yaradılışına uygun olarak tüm bildiklerini
hiçe sayıp davranabildiğini de biliyorum.
Yine kişisel çıkarların doğrultusunda gerçekleri bildiğin
halde aman bana ne diyerek sadece bireysel menfaatlerine aykırı gelen
durumlarda sesini çıkardığını, kalan tüm zamanlarda ise 3 maymunu oynamanın
seni koruduğuna inandığını da biliyorum.
Uzatmayacağım. Milyonlarca satır yazılabilecek bu
sıralamaları bırakıp sana seslemek istiyorum.
“SEN” şimdi karar verirsen ve
uygulamaya geçersen “DÜNYANIN ADALETLİ BİR YER OLMASI” mümkün.
Yok bireysel çıkarları için 3 maymunu oynayan “APTAL”lardan olmaya devam edersen Dünya’da kan ve gözyaşı hiçbir
zaman bitmeyecek.
Bak şimdi. Çok açık ve net söylüyorum. Bu girişe rağmen
bu yazıyı okumadan kapatacak olursan “SEN” bu Dünya’da yaşayan ve alet
kullanmayı bilen varlıkların içinde ki en aşağılık, en ……(Burada bu noktaların
yerine anlayacağın dilden ne kadar hakaret varsa onu yazıp benim sana onları
yazdığımı kabul edebilirsin) , en
“APTAL” birisin.
Neden böyle yazdım.
Çünkü “Dünya
Adaletli Bir Yer” olursa bu senin bireysel çıkarların için iyi bir şey. Bu
kadar önemli bir şeyi görmezden gelen birisi de bence tüm hakaretleri görmeye
layıktır. Bu nedenle de sana bu hakaretleri yazdım.
Bu saatten sonra ya benimle el ele vereceksin Dünya’nın
Adaletli bir yer olmasını beraber sağlayacağız.
Ya da bireysel menfaatlerin için sana yapılan tüm
hakaretleri sinene çekecek kadar aşağılık bir varlık olarak yaşamaya devam
edeceksin.
Şimdi neden böyle bir giriş yaptığımı sana anlatayım.
Bundan tam tamına 23 tane 365 gün öncesi bu saatlerde bir
makale yazıyordum.
Makalenin başlığında Dünyada ilk kez tarafımdan kurulan
şu cümle vardı.
“Nedeni
belli olmadan dünyaya özürlü olarak gelen çocukların sakat olmasının sebebi
ilişkiye girme zamanına bağlı olarak döllenme zamanıdır.
Döllenme zamanı ilişkiye girilecek zamanlar takip edilerek
değiştirilebilir.
Bu durumda dünyaya gelecek bebeğin nedeni bilinmeyen bir
sakatlığa maruz kalması kesinlikle önlenebilir.”
Bu cümleler “scs.gen.tr” adresinden alınma.
Aynı sitede “İNSANLIĞIN
BARBARLIK SAYAÇLARI” başlığı ile
çalışan sayaçlar var.
O siteyi açıp o sayaçları görebilirsin. Siteyi açtığında “SEN” in içinde bir sayaç çalışmaya
başlayacak. Sayaçları takip ederek bunun ne demek olduğunu görebilirsin.
Rakamları buraya almıyorum. Acı, acı, çok acı veren
rakamlar.
Şimdi senden ne istediğimi yazayım.
Kendine inanmanı ve gördüklerinin doğru olup olmadığını
bizzat test etmeni istiyorum.
Neyi test edeceğini yazayım.
İnsan olarak yaşadığın çevrende mutlaka yeni doğmuş bebek
bulunuyordur.
Bu bebeğin annesi ve babası bebeklerinin çok ağladığından
muzdariptirler.
Yeni doğmuş bebeklerin ağlamasının sebebi çişlerini tam
olarak yapamadıkları için ortaya çıkan böbrek sancısıdır.
İlacı ise bebeğin çişini yapmasını sağlamak. Hepsi bu.
Bebekler melektir. Yeni doğmuş bir bebek çişini tam
olarak yaptığında deliksiz en az 10 saat uyur.
Bunu test etmekle Dünya’nın adaletli bir yer olmasını
sağlamak mümkün.
Nasıl mı?
Kendi gözünle şahit olacağın bu gerçek bilgiyi, sorgulamaya
başladığınız an Dünya’da değişim başladı demektir.
Çünkü bu kadar net ve basit bir bilginin
neden insanlarla paylaşılmadığını gerek sen, gerekse anne ve babası
sorgulayacaktır. Hepsi bu. Kalan çorap söküğü gibi gelecektir.
Şimdi istersen bu testi yap huzurlu mutlu bir Dünya’da
beraber yaşayalım. Ya da yapma git aptal aptal yaşamaya devam et.
Saygılarımla
Not: Yazı ile ilgili yorum yazanlara, yine yorum bölümünden mümkün olduğunca
herkese cevap vereceğim.