İHANET CESARET HAKİKAT...

Özgür DENİZ - 19.12.2022

‘’Yıldızların ışığı söndürüldüğü, gök kubbe yarıldığı, dağlar ufalanıp savrulduğu, gözler kamaştığı, ay karanlığa gömüldüğü, güneş ve ay bir araya getirildiği ve peygamberlerin tanıklık vakti belirlendiği gün artık kıymet kopmuştur, insan; bu kaçış nereye deyip duracaktır ama kaçılacak tek bir yer olmayacaktır.’’ Kur’an

 

Şimdi söyle bana ey soysuz, ey kahpe, ey alçakların en alçağı insan denilen yaratık, nereye kaçacaksın, işlediğin tüm günahlardan, ortaya koymaktan hayâ ve içtinap etmediğin kötülüklerden, söyletmediğin hakikatlerden sonra? Onca mezalimin hesabının sorulmayacağını mı sanıyorsun? Miden çöp poşeti olmuşsa, vicdanın çatır çatır çatırdıyorsa, kalbini zifiri karanlık kaplamışsa, beynin çürümüşse nereye kaçacaksın ya da hangi yüzle çıkacaksın büyük insanlığın huzuruna ve hangi hesabı vereceksin ey hesapsız, kitapsız yaşayan yaratık? Dürüst olmadın hep kandırdın, aldattın; haykırmaktan korktun, günü geldi sessiz kalıp hain oldun; hakikati öldürüp gömdün, yalanı diriltip yalan rüzgârları estirdin; hep güvende olmayı seçip tehlikelerden ve tehditlerden uzak kaldın, güya kendini garantiye aldığını sandın; doğruları söylemedin, yanlışa yanlış demedin, dalkavukluğu ve yaltaklanmayı tercih ettin; insanlığın çıkarlarını savunacağına, kendi menfaatlerinin kölesi, köpeği oldun; duyarlı olacağına, kayıtsızlığı tercih ettin ve kendinden başkasını görmedin, düşünmedin. Şimdi kaçış nereye ey yaratık? Gerçekten kurtulacağını mı sanıyorsun, gerçekten unutulur mu sanıyorsun? Sen unuttun diye unutulur mu sanıyorsun? O gün gelecek, gelmeyeceğini sandığın, içinden geleceğini bildiğin ama dışında gelmeyecekmiş gibi yaşadığın o gün gelecek ve yüreğini delecek, gözlerin yerinden fırlayacak, aklın duracak, kalbin ölecek, gövden et yığınına dönüşecek. Hey gidi soysuz yaratık, hep aynı mı kalacak bu dünya sanıyorsun, hep mi dinç olacak gövden? Kimi aldattığını sanıyorsun? Kendini aldatmaktan başka hiçbir şey yapmıyorsun, bir de aldanmaya teşne olan geri zekâlıları ve cahilleri aldatmakta başarılı oluyorsun. Bil ve unutmak ki, ey insan görünümlü, alçakların en alçağı olan yaratık; genel konuşuyorum, bugün hainliğin zerresi olmayacak ve ciddi düzeyde bir servetim olacak, yemin ederim deprem yaratırım bu insanlığın topraklarında. Elbette hainliğin zerresini taşmadı bu gövde ama serveti de olmadı. Velâkin bir olsaydı, bir olsaydı; yer altına gömülmüş ne kadar gerçek varsa toprağın üstüne çıkarır ve toprak üstünde egemenlik kurmuş yalanın imparatorluğunu yerle yeksan eylerdim. Maalesef, insanlık ailesi bünyesindeki herkes hain ve doğruyu söyleyebilen tek bir kişi yok. Eğer insanlığın topraklarında bu kadar hain olmasaydı ve herkes olması gerektiği şekilde onurlu, şerefli, yürekli, cesur olsaydı yani insan olsaydı, insanlığın toprakları bu halde olmazdı. Aydınlar aydın değil, âlimler âlim değil, gazeteciler gazeteci değil, siyasetçiler siyasetçi değil. Herkes kendi çıkarını, menfaatini, koltuğunu, şöhretini düşünüyor, bu yüzden de köpek gibi salya akıtıyor, maymun gibi şaklabanlık yapıyor, tilki gibi girecek kümes arıyor, çakal gibi artık kemik peşinde koşuyor, koyun gibi güdülüyor, sığır gibi sağılıyor. Yazıklar olsun, veyl olsun! Kaçamayacağınız günü düşünün!

Tarih: 19.12.2022 Okunma: 268

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?