Bilgi mi, güç mü? Güçten bilgi çıkmaz ama bilgi zaten gücün kendisidir. Güç ancak bilgiyi satın alabilir. Ama bilgi gücü zaten doğurur. Yalan mı? Hayır. Doğru mu? Evet. Zira tüm dinler ve filozoflar da bunun doğruluğunu onaylamışlardır. Tüm hayat buna kavi bir hüccet mi? Evet. Tamam, bilginin maalesef bir hükmü yok ve güç her şeyi kotarıyor ama bu durum gerçeği değiştirmez ki? Gücün önünde eğilmeyi ama bilgiye saygısız davranmayı tevlit etmez ki? Ama tam da böyle yapıyoruz, güce tapıyoruz, bilgiye güçle hava atıyoruz. Oysa güç her şey diye algılayıp güce boyun eğilinmez ki, güç karşısında onurundan vazgeçilmez ki. Peki, benim canım kardeşim niçin bilginin güç olduğuna inanmıyorsun da, gücün bilebileceğini de düşünüyorsun? Ahmak mısın sen? Evet ahmaksın. Ya kardeşim faşist kapitalist şeytani düzenin pezevenk efendileri için münhasıran güç vardır, gerçekte onlar sığırlar topluluğudur ama gidiyorsun onlara inanıyorsun velâkin bilgiye, gerçeğe sırtını çeviriyorsun. Onlar dışarıdan bakınca görkemli görünen ama içleri boş odun kütüklerinden hangi vasıfları ile ayrılmaktadırlar? Bilgileri ile mi, erdemleri ile mi, onurları ile mi, namusları ile mi? Nasıl böyle yapabiliyorsun? Ki, onlar kendi cahilliklerini bildikleri için güçlerini kullanarak bilgiyi satın almaktadırlar, kendilerinde akıl olsa, bilgi olsa niye taptıkları tanrılarını başkalarına versinler, başkalarında olanı satın almak için? Ya adam cahil işte cahil, oturtsan hayat hakkında bir cümle kuramaz, varlıkla ilgili tek kelime edemez, nata kafa nato mermer, hiçbir olgunun gerçeğini bilmez, hiçbir olayı gerçekler temelinde yorumlayamaz, her yeltendiği işi batırır ama güçten başka bir sığınağı olmayan, işi gücü korkutmak ve sindirmek olan bu cahil faşist kapitalist pezevenge inanıyorsun ama bilgiye, gerçeğe yüzünü dönüyorsun. Ya tam bir mal işte görmüyor musun, neye kafası basar, neyin gerçeğini bilir, hangi bilgiyle nereye mülaki olmuş? Ya bu faşist kapitalist şeytani düzenin pezevenk efendileri olan sığırlar topluluğu sana ne verebilirler ki yaşama dair? Hangi güzelliği sunabilirler, hangi hazzı yaşatabilirler, hangi mutluluğu sunabilirler? Korkudan, acıdan, ıstıraptan, ölümden başka ne verebilirler sana? Bilakis her şeyini alırlar lan her şeyini ve alıyorlar da ama yine de güçlüler diye inanıyorsun bu sığırlar topluluğuna. Korku dolu sözlerden oluşmuş kara bulutları gönderdiler mi üzerine hemen korkuyor, kaçıyor, siniyorsun. Layıksın sen lan layık, her türlü pisliğe layıksın. Layık değilim diye sahte gözyaşı dökme alçak. Alçaklığa layık olmasan alçakça yaşamı reddedersin, güce değil bilgiye itibar edersin. Güç karanlığı, bilgi aydınlığı temsil eder ama gidiyorsun aydınlıkta var olmayı değil karanlıkta kaybolmayı, kanı çekilmiş iti gibi yaşamayı tercih ediyorsun. Güçten güzellik doğmayacağını ama bilginin tüm güzelliği önüne sereceğini idrak edemiyorsun. Oysa insanca yaşamak istiyorsan, bilginin egemenliği için dövüşürsün, hayatını bu uğruda feda edersin. Ama sen bilginin efendisi değil gücün kölesi, köpeği olmayı tercih ediyorsun. İşte bu yüzden de dünya da faşist kapitalist şeytani düzenin pezevenk efendileri hüküm sürüyorlar, seni de hizmetçi olarak kullanıyorlar. Unutma ki, layık olmasan bulduğunu almazsın, bulduğunu alıyorsan aldığına layık olduğun içindir. Kendi içinde ki güce inanmıyorsun, gidiyorsun hiçbir şey olmayan, sana hiçbir şey yapamayacak olan gücün karşısında eğiliyorsun ve o gücün her şey olduğuna inanıyorsun, bu inançta seni küçücük yapıyor ve artık tüm ömrünü küçük bir insan olarak yaşıyorsun. Ve bir daha büyüyemiyorsun ve büyümeyi de göze alamıyorsun artık. Hatta kendini büyük olmaya layık bile görmez oluyorsun zamanla. Hadi artık küçük adam büyü de hak ettiğin büyük hayatı yaşamak için ilk adımını at, neyi bekliyorsun?

YORUMLAR