İNSANLIĞIN ÖZ-ELEŞTİRİSİ...129...

Özgür DENİZ - 29.04.2021

Birileri bana söyler mi lütfen bu devlet kimin? Ya da bu devlet söyler mi lütfen kimin sayesinde var (((devlet denilen şeyi, ister mücerret ister müşahhas farketmez, politik yapılanmalardan ayrı gördüğüm ve değerlendirdiğim malum olan bir şeydir)))? Dünya gerçekliği bağlamında konuşursak, madem devlet diye bir mekanizma var, öyleyse politik yapılanmaların tümü muvakkattir ama devlet muhakkaktır. Her politik yapı yok olur gider ama devlettir yine karşılayacak olan tüm politik yapıları. Tabi devlet olgusunu tolere etmemiz bağlamında çözümleme ve değerlendirme yaptığımız takdirde devlet muhakkaktır yoksa devlet olmalı mıdır olmazsa da olur mu bağlamında bir teşhiste bulunmadık. Zaten soruyu da buna göre rahatça sorabiliyorum. İşte bu yüzden de devlet ayrı bir şeydir (((var mıdır, yok mudur, olmalı mıdır, olmamalı mıdır, olduğu haliyle nasıldır, olacaksa nasıl olmalıdır, kimindir, kimin olmalıdır orası ayrı mesele ve başka konu, üzerinde konuşulur yine))). Ama bu devlet, bu devlet çatısı altında hayatını idame ettiren, yasalarla bu devlete bağlı olan ve bağlılık ödevlerini de ifa etmekte tereddüt etmeyen ve tüm mevcudatıyla bu devletin varlığını kaim kılan (((ister öyle olmasını istesin, isterse istemesin farketmez, zımnen bunu yapmaktadır her kişi))) herkesindir yani birilerinin değil.  Bir tarağın dişleri nasıl bir birbirine eşitse, devletin yurttaşları da birbirlerine eşit olmalıdır bu yüzden. Çünkü kalede ki bir taşın bile eksik olması, o kalenin yarını için tehlike ve tehdittir. Binaenaleyh, devlet malı dediğimiz şey de herkese ait olan şeydir, münhasıran birilerine ait olan ve birilerinin dilediklerince tasarruf yapabilecekleri bir şey değildir. Yahut birilerinin, rahatça, kasalarıyla hazine arasına hortum bağlayıp, herkesin olanı kendinin olana boşaltacağı bir şey değildir. Kimse devleti bireyler dışı olarak anlayıp, öyle görüp, devlet malının sahipsiz olduğu algısına kapılamaz ve oradan da devlet malını dilediğince çalamaz ve dilediğine bağışlayamaz. Ama maalesef böyle rezil bir algı vardır biz insançocuklarında. Yani devletin malını dilediğimiz gibi istimal edebileceğimiz ve bunun da hakkımız olduğu algısı. Ne hazindir ki, bunu yapanlar olarakta, bunu izleyenler olarakta böylesi bir şeyi kanıksamış durumdayız. Binaenaleyh yapanlar yapmaya devam ediyorlar, izleyenlerde bir gün biz de yaparız diye izlemeye devam ediyorlar. Yani her tarafımızla dökülmüşüz, çürümüşüz, pisliğin içine gömülmüşüz. Bu yüzden de bir esnaf olsak ve biri gelip malımızı çalsa peşini asla bırakmayız, gücümüz yetiyorsa anasını ağlatırız hırsızın yoksa da hukukla boğarız onu. Ama ne hazindir ki aynı refleksi devletin malına karşı göstermeyiz, çünkü devlet malını kendi malımız gibi görmeyiz. Bu yüzden de çalabiliyorsa çalsın, helal olsun gibi absürt bir bakış açısıyla bakarız olaya. Çalınanın gelecek olan tüm çağlarda doğacak çocuklarında hakkı olduğu gerçeğini sarf-ı nazar eyleyerek. Oysa biz, kendi malımızın çalınmasına itiraz ve isyan etmemeliyiz gerekirse ama devletin malı konusunda aşırı hassasiyet göstermeli, duyarlı olmalıyız. O malın herkesin malı olduğunun bilinciyle, ondan bir kuruşu bile haksız yere alanın, ister kendi başına alsın, isterse birilerinin gücüyle alsın farketmez hem alanın hem de aldıranın, aldıran da ister direk aldırsın isterse varlığı alınmasına zımnen müzahir olsun, ne alanın ne de aldıranın hiçbirinin gözünün yaşına bakmamalı, bir dakikalık eylemi iktiza eden kesebileceğimiz en meşru cezayı zerre merhamet etmeden, zerre acımadan, zerre duygusallığa kapılmadan, hiçbir olguyu gözümüzün önüne getirip farklı duygulanımlara girmeden saf mantıkla vermeliyiz. Bunu yapmıyorsakta onurdan, şereften bahsetmemeliyiz. Zira bunu yapmıyorsak şerefsiz ve onursuz, müptezel ve pespaye ve dahi sefil varlıklar olmaktan kurtulamayız. Ve devlet malına el koyan ve devlet malını soyan hain, şerefsiz, alçak kim olursa olsun onu darağacında sallandırmalıyız, o namerdi sallandırmaz isek namert olan kendimiz oluruz. Devletin malını dilediklerince soyanlar, kallavi koltuklarda oturup, başları dik gezebiliyorlar ve özgürce güneş banyosu yapabiliyorlar da, benim malımı çalanlar ömür çürütüyorlar demir parmaklıklar arkasında ve mazgallardan bakıyorlar dünyaya güneşe hasret. Devlet malı herkesindir ve herkesin olmalıdır, birilerinin yahut tek bir kimsenin hususi malı, mülkü, serveti değildir. Haydi, bana, hain damgası vurun devlet malını savunduğum için hain pislikler, şerefsizler, soysuzlar, her kimseniz, nerede iseniz, ne yapıyorsanız. Kanımın son damlasına ve canım pahasına devlet malının savunusunu yapmaya devam edeceğim. Devlet malını yani herkesin malını kim haksız yere alırsa alsın, o yüzüne tükürülecek bir pisliktir.

Tarih: 29.04.2021 Okunma: 306

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?