İNSANLIĞIN ÖZ-ELEŞTİRİSİ...103...

Özgür DENİZ - 29.03.2021

Ne biçim bir ülkeyiz anlayamıyorum, ne ilginç bir milletiz onu da anlayamıyorum. Ülke miyiz neyiz, millet miyiz kimiz bilmiyorum. Birbirine düşman insanlar, birbiriyle bir araya gelmekten korkan, birbirinin açığını arayan, birbirinin iyiliğini istemeyen, aralarına kalın, aşılmaz, yıkılmaz duvarlar örmüş insanlar. Koca koca insanların çocuk gibi davranışları. Utanılası, tiksinilesi davranışlar, insan içine çıkma arzunuzu handiyse sıfırlayan, yapandan çok sizi utandıran davranışlar. Hala olgunlaşamayan, çocuklukta takılıp kalmış, kafaları boş, yürekleri acınası insanlar. İnsanlık; ne servette, ne kudrette, ne makamda, ne de şöhrettedir, bilakis yürektedir. Bir ülkenin de, bir milletin de muayyen disiplinleri vardır, olmalıdır ama bizim yok. İnsanlar birbirilerine kardeşçe yaklaşabilmelidir ama biz düşmanız ve bu düşmanlık ya bitiverirse diye ödümüz patlıyor sanki. Çünkü düşmanlıktan, düşmanlaştırmaktan kazanıyoruz. Sistem düşman olacaksın diyor, sen kazanırken ben varolmalıyım diyor ve emrine tabi olunmasını, kendisine perestij edilmesini istiyor ve gereği de elbette şeksiz ve şüphesiz, büyük bir teslimiyetle yapılıyor. Bu yüzden mütemadiyen insanları polarize ediyoruz. Çünkü düşmanlıklarımızdan kazanç umacak kadar adi yaratıklarız, ister büyük ister küçük farketmiyor bu. Ülkeyi, milleti mi düşünüyorlar mış? Neremizle gülmeliyiz? Bana bu vatanı, bu milleti düşünen tek evet tek bir politikacı gösterebilir misiniz? İnsanlar arasına duvarlar ördükçe daha kudretli hissediyoruz kendimizi. Çok basit düşünüyoruz, duygularımız kof, alelade hareket ediyoruz, önümüze kattığımız insanları kovalamaktan bıkıp usanmıyoruz. Birbirimizin tekerine çomak sokmakla iştigal ediyoruz. Tahminlerin ötesinde bir toplumsal çürümüşlük var ama bu gizli halde öylece duruyor, su yüzüne çıkmış değil, bu yüzden de farkında değiliz. Düşünemediğimiz için göremiyoruz. Düşünmeyi becersek belki çok şeyin farkına varacağız ama maalesef öyle bir ihtiyacımız yok. Düşüncesizlik felaketimiz olacak bizim. Niye farklı kafalardan insanlarla oturup konuşmayı beceremeyiz, niye oturursak ve konuşursak bir şeylerin sarsılacağını farz ederiz, oysa farklılık insanın ufkunu açar, insanın farklı dünyaları tanımasını sağlar. İnsan topluluklarını milletleşmeye götürür. Devletleri gerçekten devlet yapar, millet olmayı becermiş insan toplulukları. Siz siz olun insançocukları hiçbir dar kafalıyı umursamayın, dördüncü tür yaratıklara takılmayın, sekter ve dar kafalı, alık ve bön tiplerden, lümpenlerden ve zombilerden uzak durun, her türden insanlarla oturmaktan, konuşmaktan haz alın, bu sizi zenginleştirecektir, geliştirecektir, belki kendinizi daha iyi tanımanızı sağlayacaktır. Bir de dünya ancak böyle yaparak güzelleşecektir! Çiçekler rengârenktir ve her bahçe rengârenk çiçeklerle güzeldir, her kuşun dili ne de güzeldir!

Tarih: 29.03.2021 Okunma: 307

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

İ. Hakkı Cengiz

30.03.2021 - 12:23

"Tahminleri ötesinde bir bir çürümüşlük var. Düşmanlık bitiverirse diye korkuyoruz"... Çarpıcı tespitler. Zihnşne sağlık, kardeşim. Selâmlar...

Özgür Deniz

30.03.2021 - 16:26

Maalesef öyle saygıdeğer paşam saygıdeğer ağabey. Tüm kalbimle bilincimle içtenliğimle samimiyetimle sonsuz teşekkürler inşaAllah. Ahlaken bitmiş tükenmiş ölmüşüz. Gerçek bu.