SADECE DÜŞÜNÜN...58...

Özgür DENİZ - 18.11.2020

Peygamber devri bitti, gerçek din gitti öyle mi? Evet maalesef öyle diye düşünülüyor. Dinin de, peygamberle birlikte öldüğü varsayılıyor. Zımnen insanlığın öldüğüne onay veriliyor yani. Hadi bir kerecikte olsa tabir caizse peygamber olarak değil de saf insan olarak bakalım olaya. Zira büyük insanlık erdemlerinden başka neyi ortaya koymuştu peygamber? Olur mu öyle şey diyenlerin samimiyetsizliklerine ihtiyacım yoktur. Yoksa böylesi bir dünyanın izahını yapamayız. Öyle ya, çok basit bir soru soralım, tamam muhal ender muhal ama faraza bir anlık öyle varsayalım; bugün peygamber olsaydı, yaşanan dine onay verir miydi? Ya bugün peygamber buraya gelseydi habersiz, burada yüzüne bakabileceği tek bir kişi bulamazdı yemin ediyorum. Peygamber hiç her şeyi siz yapın, Ben yapmaktan muafım, Ben münhasıran yaşamaya geldim diye bir şey söyler miydi, böylesi bir ahlaksızlığı tensip eder miydi? Her gün yalan söyleyen ama kendini adam gören ve üstelik sorumluluk sahibi olduğunu iddia eden itlerin yüzüne bakar mıydı? Hadi bunları bırakın, onlara inanan malların yüzüne bakar mıydı? Yüzüne bakabilecek tek bir kişi çıkabilir miydi şu dünyada O buraya gelmiş olsaydı şu an? Vallahi kabil değildir bu. Beyninizde cisimleştirdiğiniz bir peygamber varsa ve o peygambere tolere ettiriyorsanız orası ayrı ama bizim bildiğimiz peygambere göre muhaldir böylesi bir şey. Ama peygamber yolu diye bir yol olduğunu söylüyorsanız, o yolda o yola seza bir şekilde yürümelisiniz, sahtekârlık etmemelisiniz, itlik yapmamalısınız. O’nun getirdiği dine göre, bugün hayata egemen olan dine yeniden göz atmak zorundasınız. Vicdan, merhamet, akıl üçgeninde senkronize düşünmeli ve sorunu sarih bir şekilde tespit edip, çözümün ne olduğunu onurluca ortaya koymalısınız. Hayatınızı teşrih masasına yatırmalısınız. Ama bugün çözümün değil, ne hazindir ki sorunun bir parçasıyız, böyle olunca da çözebileceğimiz bir sorun yoktur. Önce kendimiz sorun olmaktan kurtulacağız ki, maruz kaldığımız sorunları da çözmek iradesi gösterebilelim öyle değil mi? Maalesef bugün dinin ayarları ile oynanmıştır, hani bazı şeylerde bize yol gösterilir ya fabrika ayarlarına dönün diye yeniden düzelmesi için yahut aksak işleyişin doğru işlemesi için. İşte bizde dinin fabrika ayarları ile oynadık, o ayarları bozduk ve yeniden o ayarlara geri dönmeliyiz. Ki, ondan sonra doğru ile yanlışı ayırabilelim, inhiraf ettiğimiz ve yöneldiğimiz sapıklıktan doğruya geri dönelim. Yapabilir miyiz? Hayır gerçek soru bu değil, gerçek soru; yapar mıyız olmalı değil mi? Dünya Allah ile aldatan şarlatanlarla lebalepken kolay mı değil mi? Zaten gönülden isteyen var mı değil mi? Dünya varken, çok güzelken, nimetler saymakla bitmezken, ne dini, ne imanı, ne insanlığı de mi, onlarda nerden çıktı de mi? Benden bir şey istiyorsan utanmadan, bana muhtaç olmuşsan, o şeyi isteyecek yüzün, o muhtaçlığı haklı çıkaracak olayın olmalı önce şerefsiz pislik…

Tarih: 18.11.2020 Okunma: 324

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?