MAHKEME, HAKİM VE ADALET...

Özgür DENİZ - 19.10.2020

Şimdi mahkeme muhakeme edilen ve muhakeme neticesinde yargıya varılıp yargının karara tebdil edildiği merci demek. Yani naçizane telakkime göre böyle olduğunu düşünüyorum. Ve mahkeme adaletin tecelligahıdır. (((Adalet, mevcut olan her şeyin ruhudur. Adaleti olmayan her şeye tüm mevcudiyetimle ve olabildiğince kuvvetimle tükürüyorum. Adaletsiz her şey bir pisliktir ve pisliği tevlit eder.))) Hakim de o adaletin tecellisine tavassut edecek olan şahsiyettir. Yani; mahkeme, hakim ve adalet, kopmaz bağlarla birbirlerine bağlı olan sacayaklarıdırlar. Biri diğerisiz bir anlam ifade etmez. Mahkeme hakimiyle, hakim de adaletiyle varolur. Hakimsiz mahkeme boşa düşeceği gibi, adaletsiz hakim de boşa düşer. Bu yüzden hakim hakimliğini yapmalıdır. Ülkenin ve insanların enerjilerini berhava edecek şekilde abesle iştigal etmemelidir. Malayani ile iştigal eden gayeden ırak düşer. Binaenaleyh, malayaniye tevessül edenler ve netameli arzular denizinde yüzenler, muhakeme kabiliyetlerini ve adil olma hususiyetlerini kaybettiklerinden yahut kaybedeceklerinden mahkemeyi terk etmelidirler. Terk ettirilmeli değil, terk etmelidirler. İnsanlığın, boş işlere harcayacak boş vakti yoktur. Mahkeme de muhakemesini muhkem yapmalıdır ki, adalet bihakkın tecelli etsin. Herkes mesuliyetinin ve deruhte ettiği vazifesinin lüzumu mucibince hareket etmelidir. Ki, ortaya çıkan hareketlerin de gerçek maksadını ve dip derinliğini ihsas etmekten uzak değiliz. Yüzleri ve yüzeyleri çok iyi biliriz. Mevcut olan her şeyin iki yüzü vardır, ki bu yüzden her şey zıttıyla kaimdir demişlerdir. Bu alemde çoğu şey de göründüğü gibi değildir ve öyle olduğu için bilim diye bir şey vardır. Haddizatında göründüğü gibi sanırsınız çoğu şeyi ama o şeyler görünmediği gibi varoluyordurlar. Bahusus kapsayıcı ve ihata edici bir mekanizma ise böylesi bir mekanizma, daha derin bir hassasiyetle hareket etmek iktiza eder. Kardeşim, neyin ile konuşman ve konuşulman icap ediyorsa o şekilde konuş ki ağırlığını kaybetme. Bu bendenizin meselesi değil midir? Şeksiz ve şüphesiz bendenizin de meselemdir. Çünkü bu topraklarda yaşayan bir insanım ve artık absürt ve malayani şeylerle iştigal edilmesinden tiksiniyorum ve insanlık onuruna yaraşır bir yaşam savaşının verilmesi icap ettiğine inanıyorum. Doğduk doğalı bu topraklarda onurlu bir yaşam arıyoruz ve ne hazindir ki, hala bulabilmiş değiliz. Çünkü bıktım, usandım saçma sapan işlerle iştigal edipte, maksadı geride bırakan kişiliklerden. Yeter kardeşim; her şey yerli yerinde olsun ve herkes insan gibi işini yapsın da, artık münhasıran muayyen zümreler kazanmasın ve mülk bu zümreler arasında dönüp duran bir devlet olmasın ve bu yüzden bu dünya ezilenlere cehennem, ezenlere cennet olmasın. Son söz; mahkeme fırın, hakim fırıncı, adalette halkın ekmeğidir! Ekmek çürürse her şey çürür...

Tarih: 19.10.2020 Okunma: 305

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?