NİYE AMA?...

Özgür DENİZ - 24.07.2020

Niye normal bir hayat yaşayamıyoruz? Başımıza ne gelecek tereddüdüyle mi yaşamak zorundayız her an? Ne tür bir cehennemdir lan bu hayat? Aklınıza gelen her şeyin size ait olduğu bir yerde hep bir endişe ve o endişeden neşet eden cehennemde yaşamaya mahkûm muyuz lan biz? Mutlu yaşamak için köle mi olmak zorundayız? Kendimiz olamadan tükenip gidecek miyiz? Niçin kimin üstüne vazife ise insan gibi çıkıpta, şu şudur, bu budur, şöyle olursa böyle olur, böyle olursa şöyle olur demiyor da apansız çöküveriyor dünyamıza? Niçin yanlış yerler önceden bildirilipte uzak durmamız sağlanacağına, bilmeden yanlış yerlerde olup yakalanmaya çalışılıyoruz? Üstelikte sonradan yanlış denilerek sayelerinde dünyamızın karartıldığı yerlere önceden doğru oldukları söylenerek götürülüyoruz hem de ellerimizden tutularak götürülüp teslim ediliyoruz? Kafamıza göre, olan olduktan sonra bir çerçeve çizip herkesi ona göre yargılıyoruz niye? Niçin olan olmadan evvel olmaması ve kimsenin belaya bulaşmaması için ön alınmıyor? Tükürürüm lan böylesi aşağılık bir hayata ve bizleri o hayata mahkûm eden şerefsizlerin iğrenç suratlarına. Bile bile tezgâha mı getiriliyor insanlar? Bu yüzden de hep bir karanlıkta yaşıyoruz, yaşadığımız tek bir andan haz alamıyoruz. Çıkın insan gibi söyleyin lan, çerçeveyi çizin ve neyin ne olduğunu bilelim de ona göre yolumuzu bulalım. Ne belaya bulaşalım ne de belalılarla tanış olalım. Kendi dünyamızda insan gibi yaşayalım. Sanki birilerinin dünyasında yaşıyormuşuz gibi birilerinin kendi arzularınca kurguladıkları yaşamı yaşamak zorunda mıyız? Niçin böyle bu dünya Tanrı’m? Senin dünyan mı bu dünya? Senin değilse o vakit yıkalım bu dünya benim dünyam diyenin üstüne o dünyayı ve yeniden insanca bir dünya yaratalım. Yoksa zulüm çarkının dişlileri bizi ne vakit arasına alacak ve o çarkı döndürecek el kimin eli olacak diye bekleyip duracak mıyız? Böylesi bir yaşamın cehennemden ne farkı vardır? Ama öyle bir şey olursa şayet işte o gün bir tek kazancımız olacak; o gün, aslında hissettiğimiz ama bilgi düzeyine çıkaramadığımız gerçek kâfirin kim olduğunu göreceğiz, şu dünyada tek bir insançocuğuna zerre miskal acı vermemiş bir insanı acılar denizinde boğmaya çalışacak olan kimdir öğreneceğiz ve oyunun en gerçek olanını sahneleyeceğiz.

Tarih: 24.07.2020 Okunma: 336

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?