KEŞKE DİYORUM KEŞKE!...

Özgür DENİZ - 04.01.2016

keşke diyorum, ah keşke, insançocukları;

 

benzerlerinin hayatları ile nasıl oynarız diye mesai harcayacaklarına,

 

benzerlerinin arkalarından alengirli işler çevirmekle meşgul olacaklarına,

 

benzerlerini diğer benzerlerine karşı nasıl kötü tanıtabilecekleri üzerine hesap yapacaklarına,

 

benzerlerinin güzelliklerini nasıl olurda benzerlerinin görmelerini engelleyip olumsuzluk bile sayılmayacak durumları göz önüne getiripte benzerlerinin itibarını zedeleriz diye tilkilik peşinde koşacaklarına,

 

benzerlerinin haklarını neyi bahane edipte gasp edebilecekleri üzerine ucuz hesap yapmakla iştigal edeceklerine,

 

benzerlerine karşı haset ve kompleks besleyeceklerine,

 

makamımızı, şöhretimizi, servetimizi nasıl muhafaza ederiz diye ince hesaplar, planlar yapacaklarına ve bu uğurda tüm değerleri pervasızca harcayacaklarına,

 

benzerlerini nasıl olurda köşeye sıkıştırıp madara ederiz ve onun toplumsal iletişimini ve ilişkisini baltalarız diye düşüneceklerine ve böyle adi, süfli, müptezel, pespaye, aşağılık, namussuz işlere kafalarını ve kalplerini yoracaklarına;

 

bozulan ve an be an bozulmaya devam eden ve gidişata bakıldığı zaman istikbali netameli görülen insanlığı nasıl düzeltebiliriz diye mesai harcasalar,

 

gençliğin çaresizliğini görüp yaralansalar ve bataklıktan nasıl çıkarabiliriz gençliği diye meşgul olsalar,

 

toplumu ayrık otu gibi saran ve yutmakta olan ahlaksızlığı nasıl yok edebiliriz ve ahlaklı bir toplum kurabiliriz diye düşünseler,

 

milletimizi ve ümmetimizi, kendilerini sarıp, kuşatan çaresizlikten nasıl çıkarabiliriz diye ince hesaplar, planlar yapsalar,

 

bünyemizi kemiren tefrikayı nasıl yok ederiz de, kadim kardeşliği yeniden nasıl sağlayıp, bir bütün olarak tüm küffara karşı durabiliriz üzerine düşünseler,

 

şeytana karşı nasıl hamleler geliştirebiliriz de şeytanı ezeriz ve etkisiz bırakırız üzerine ince hesaplar yapsalar,

 

devletimizi nasıl ilerletebiliriz, güçlendirebiliriz diye hedefler belirlemekle zamanlarını harcasalar,

 

milletimizin refahını, mutluluğunu nasıl artırabiliriz üzerine kendilerini yorsalar,

toplumu nasıl sevgi toplumu haline getirebilirizle iştigal etseler ve sevmeye, hep sevmeye kendilerini vermekle yaşalar,

 

nefreti, kini, sevgisizliği, tefrikayı, düşmanlığı gövdelerinden, kafalarından ve kalplerinden nasıl söküp atabilecekleriyle iştigal eyleseler,

 

değerleri korumayı, yaşatmayı ve değer üretmeyi makamlarına, servetlerine, şöhretlerine tercih etmeye çalışsalar ve bunu nasıl becerebiliriz üzerine kafa yorsalar,

 

ortaya konan güzellikleri yok etmeye çalışmak yerine, görmeyi tercih edip, çoğaltmak için gayret etseler.

 

inşaallah böyle insanlar, böyle toplum olmak dileği, temennisi, umuduyla.

Tarih: 04.01.2016 Okunma: 672

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?