TÜRK MİLLETİ...18...

Özgür DENİZ - 27.05.2012

Evet dostlarım! Artık uyanacağız ve kendimize geleceğiz. Fert fert dimdik duracağız, dümdüz yürüyeceğiz. Korkmayacağız, yılmayacağız, yıkılmayacağız. Son nefer, son nefes ve son damla kana kadar mücadelemiz devam edecektir. Yalnız kalsakta hak bellediğimiz yolda yürüyeceğiz. Partimiz, cemaatimiz, gurubumuz, mezhebimiz yanlış yapsa da, biz doğruda kararlı olacağız. Millet olarakta tek can ve tek fikir olacağız, aynı ülkülerde buluşacağız. Tefrika mikrobundan kurtulacağız ve kadim köklerimizde ittifak edeceğiz. Yüce kitabımızın, yüce hakikatlerinde buluşacağız. Kendi köklerimize döneceğiz. Kendi köklerimizden besleneceğiz. Kültürümüzü yaşanılır kılacağız. Dilimizi her platformda görünür kılacağız. Kendi kitabımıza yüzümüzü çevireceğiz, kulağımızı tutacağız, beynimizi ve ruhumuzu odaklayacağız. Böylece düşman tarafından aldatılmayacak ve düşmanların pislik kokan çürük sözlerine kulak vermeyeceğiz. Nihayet, dirilecek ve layığı ile direnceğiz. Yeniden kadim devletimizi, önce kendi dünyamızda, sonra da topraklarımızda canlı kılacağız. Topraklarımızda mutlu ve mesut yaşayacağız. Sevda kokan, dert kokan, sevgi kokan, hüzün kokan, gurbet kokan türkülerimizi hep birlikte söyleyeceğiz. Neslimiz diri ve iri olacak. Yaşayan ölü ve cılız olmayacak. Aynı ruhta ve aynı ideallerde buluşacağız. Ezanlarımız asla susmayacak, bayrağımız mavi göklerimizde ebedi dalgalanacak, neslimiz zaferlerden zaferlere koşturacak ve düşmanlara korku salacaktır. Dünyanın hiçbir köşesinde, mukaddeslerimizle ve necip atalarımızla ilgili müptezellikler, pespayelikler sergilenmeyecektir. Böylece atalarımızın ruhları muazzep olacağına, sükunetle ve sevinçle coşacaktır. Gıyaben ve sessizliğin kalbinde, torunlarıyla gurur duyacaklardır. Zira onların kabirlerini çiğnetmemekle, sözlerini düşürmemekle ve emanetlerini korumakla, onlara karşı torunluğumuzu layığı ile yapmış olacağız. Eğer Türk Milletinin şerefli bir evladı isen, bu gerçeklere kulak tıkayamaz, göz kapayamaz, beynini ve ruhunu kapalı tutamazsın.

 

Siyonist uşaklarını artık dünyandan kovacaksın. Yönetiminde barındırmayacaksın. Onları iyi tanıyacak ve onlara karşı müteyakkız olacaksın. Onlar, neslimizi sarhoş etmek isteyenlerdir. Onlar mescitlerimizi kapatmak isteyenlerdir. Onlar neslimizi dinsizleştirmek isteyenlerdir. Onlar neslimizi fahişe ve pezevenk etmek isteyenlerdir. Onlar töremizi çiğneyenler ve çiğnetmek isteyenlerdir. Onlar bu toplumu hastalıklı hale getirmek isteyenlerdir. Onlar, neslimizi kumarbaz etmek isteyenlerdir. Onlar Hz. Hüseyin’in ve Kürşad’ın torunlarından öç almak isteyenlerdir. Onlar kürtaj ve eşcinsellik taraftarı olanlardır. Onlar, boyunlarında tasma, ellerinde kalem, ağızlarında köpük; Siyonizm adına, Pkk adına, Ermeni adına bu millete küfreden itlerdir. Onları çok iyi tanımalıyız. Onların sürekli dillendirdikleri, özgürlük ve demokrasi kavramlarına aldanmamalıyız. Onlar bu kavramları, bu milleti, bu dini,  bu vatanı ve bu devleti yok etmek için kendilerine maske edinmişlerdir. Onlar Türk olduklarını, Müslüman olduklarını söyleyip, Müslüman Türk Milletini can evinden vurmak isteyen alçaklardır. Onlar necip Türk Ordusuna can düşmanı olanlardır. Onlar Türk Polisinin varlığından hoşnut olmayanlardır. Onlar bütün terörist örgütleri finanse edenlerdir. Gerek yazılarıyla, gerek dizileriyle, gerek sermayeleriyle, gerekse eleman teminiyle finanse etmektedirler. Onlar boş yazarlar, boş konuşurlar. Onlar her şeyleriyle yalandırlar, yanlıştırlar ve haindirler. Onlar zihinleri yönlendirmek derdindedirler. Onlar bu milletin çocuklarına yobaz ve faşist damgası vuran şerefsizlerdir. Onlar bu milletin kökünü kurutmak isteyen ve bu yolda da her türlü namussuzluğa başvuran alçaklardır. Onlar bu milletin neslini bozmak uğruna, milletin genleriyle oynamaya çalışan ahlaksızlardır. Bu milleti piçlerle doldurmak derdiyle yanan namussuz ve soysuz sefillerdir. Onlar aile yapısını dinamitlemek derdiyle yananlardır. Onlar medyanın ve sermayenin egemenleridir. Ama medyaları ve sermayeleri siyonizmin emrindedir. Onları okusan da inanmayacaksın. Onların ürettiklerini elinden geldiğince almayacaksın. Onların lağım akan yazılı ve görsel medyalarını takip etmeyeceksin gücün yettiğince. Eğer bunları yapmıyorsan, şu parti bizi bu hale getirdi, bu adam bizi bu hale getirdi demeye hakkın olmaz. Önce bir iyi ol, sonra iyi olmayana vur. Sen kötü olursan, kötü olana hangi hakla vuracaksın? Senin görevini başkaları yapacak değildir herhalde? Herkes kendi sorumluluğunu yerinde getirmelidir ilk önce. Şeytan ve dostları elbet görevini yapacaktır. Eğer insan isen sende görevini yapacaksın. Başkalarının yapmasını beklemeyeceksin. Zira kurtuluştan herkes fert fert sorumludur.

Tarih: 27.05.2012 Okunma: 608

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?