FARKIMIZ NE?...2...

Özgür DENİZ - 19.01.2012

İnsanlar, hangi açıdan birbirinden üstündürler dostum? Takva yönünden. Sadece takva yönünden. Bu hakikatin ta kendisidir, özüdür. Hepimiz, insan olmak gibi yüce bir mertebeyi hep en öne almaz mıyız? Adam bilmem ne olmuş ama adam olamamış demez miyiz? Bu da gösteriyor ki, önemli olan adam olmak yani takvaca üstün olmak yani erdem sahibi olmak yönünden ileride olmak.  Sair şeylerin hiçbir önemi yoktur adam olamadıktan sonra. Zalim bir Cumhurbaşkanına (genel ifade) ben niçin saygı göstereyim? Oturduğu makamı benim hakkımı çalmak için kullanan bir Başbakana (genel ifade) ben niçin sevgi besleyeyim? Beni temsil etmek için Meclise gittiğini iddia eden ama gittikten sonra benim payıma göz diken haysiyetsiz bir vekile (genel ifade) ben niçin eyvallah çekeyim? Vatanı savunmak adına Mehmetçiğe komutan olupta, Mehmetçiği korumaktan aciz kalan bir Generale ben niçin saygı duyayım? Makam, servet, şöhret vb. şeyler üstünlük ya da ayrıcalıklı olmak aracı olabilirler mi? Olamazlar. Allah mı (cc) demiş bunu, Öder mi (cc) demiş bunu? Şayet makam sahibi olanın ayrıcalıklı olduğu iddia ediliyorsa hücceti nedir bu iddianın?

 

Hiçbir makam, daha çok servet, geniş çaplı şöhret, hiçbir kimseyi bir diğer kimseden üstün kılamaz ve makam, servet, şöhret sahibi olmamakta hiçbir kimseyi diğer kimselerden daha aşağı kılamaz. Şayet böyle bir varsayım doğru olsaydı, bu ülkede ki milyonlarca insan alçaklığa layık, kalan bir avuç ise üstünlüğe layık olurlardı. Dolayısıyla, hiçbir kimse, makamından, servetinden, şöhretinden dolayı diğerleri nezdinde ayrıcalıklı olduğunu ve daha fazla hak sahibi olduğunu iddia edemez. Bu ister Cumhurbaşkanı olsun, ister Başbakan olsun, ister General olsun, ister Koç olsun, ister Doğan olsun, ister Tarkan olsun, ister Fehmi Koru olsun vs. fark etmez. Hiçbirisi benden üstün değildir ve olamazda, olduğunu da iddia edemez. Servet, makam, şöhret üstünlük aracı olamaz dostum. Sen de onlara bu yönlerinden dolayı üstünlük vehmedip, bazı şeylerin onların hakları olduğuna kendini inandırma ahmakça. Ya da bulundukları konumdan dolayı daha fazla hak sahibi olduklarını da söyleyemezler bunlar. Hele hele kamu malından istifade etmede, benden bir adım daha ileride oldukları iddiasında bulunamazlar. Makamlarını ve yetkilerini de, benim hakkımı engellemek ve çalmak için kullanamazlar. Benden daha fazla pay almak adına kullanamazlar. Bu zorbalıktır, kansızlıktır, hayvandan daha aşağı olmaktır.

 

Hayır yani söyleyin; gücü eline geçirip, her şeyi kendi tarafına yontmak hangi insanlıkla bağdaşır? Bir makam sahibi oldun diye, kamu malından en büyük payı alma hakkının olduğunu mu düşünüyorsun? Ya da muayyen mevkilere istediğini atama hakkının olduğunu mu var sayıyorsun? Sen kimsin, nereden geldin, niçin geldin, ne yapıyorsun? Başa geçtin diye, güya üstün saydığın bir makama oturdun diye, benden daha fazla alacaksın, istediğin gibi at oynatacaksın diye bir kaide mi var? Kim koymuş bu kaideyi? Koyarken yetkiyi kimden almış? Sormuş mu bana? Sormalıyız bu soruları dostum. Sormazsak zillet için rezilce yaşar gideriz. Bizi soyanların, soygunlarına kılıf aramakla ömür çürütürüz, onların etini kemirdikleri kemikleri yalamakla kendi kendimizi avuturuz. Sen insansın dostum, bunu asla unutma! Ve insanlığını unutanların, lanet icraatlarına ahmakça onay verme. Hayır yani, seni kim yarattıysa; onları da, seni yaratan yaratmadı mı? Öyleyse onların senden ne üstünlüğü olabilir ki? Dolayısıyla senden hangi hakla, daha fazla hak sahibi olduklarını iddia edebilirler?

 

Bu vatan uğruna senden daha fazla kan mı akıtmışlar, bu ülkenin imarında senden daha fazla ter mi akıtmışlar, bu vatanın yarınlarını düşünmek ve bu vatanı yükseltmek için senden daha fazla yaş mı akıtmışlar? Söyle dostum ne yapmışlardır sence, senden fazla olarak ve dolayısıyla aldıklarını hak etmektedirler? Senin ülkende milyonlarca aç insan varken, o insanlar aç, çıplak yaşarlarken, bunların trilyonluk servetlere sahip olmaları normal midir? Hayır, diyelim ki normaldir, ama bizzat alın teri dökerek elde edebildilerse normaldir. Haddizatında normal olması normal değildir ama neyse! Peki, hangi alın terini dökerek, aldıkları milyarları hak etmektedirler? Sırf güçleri aracılığı ile bile isteye bizlerin kanlarımızı ve canlarımızı emmektedirler. Peki, bizler bunu nasıl makul karşılayabiliriz? Hiç mi insanlığımızdan utanmayız? Hatta daha fazlasını almalılar diyenler bile çıkmaktadır aramızdan. Bu nasıl olabilmektedir? Bu insanlar nasıl bir vicdan taşımaktadırlar ve kendilerini ezip geçektedirler böylesine? Hangi ahlak ve adalet duygusuna, şuuruna ve bilincine sahiptirler? Hiçbir makam, servet ve şöhret sahibinin senden üstünlüğü yoktur dostum, unutma bunu! Sen vekil olarak seçtiklerini, sana hükmetsinler ve senin kanını emsinler diye Meclis’e göndermiyorsun, senin hakkını arasınlar ve adaletle hükmetsinler diye gönderiyorsun bil bunu! Belki bunların çoğu ahlaken de, adil olma yönünden de senden aşağıdır, hatta hayvandan bile daha aşağıdır ama sen onları kendinden üstün görüyorsun. Çünkü kendini bilmiyorsun ve kendine değer vermiyorsun. Kendini alçaklara layık görüyorsun. Ezilmeyi hakkınmış gibi telakki ediyorsun, onların da ezmesini normal karşılıyorsun. Sen ne biçim insansın dostum? Yaşamak onların hakkı da, senin hakkın değil midir?

 

Söyle dostum! Kendileri vekil oldukları halde bir milyar zam alırlarken, kendilerini seçen ve asıl olanlara elli milyonluk zammı reva görenler insan mıdırlar? Bir emekli vekil takriben yedi milyar alacaktır, hem emekli hem de çalışmakta olan vekil on sekiz milyar alacaktır? Ayrıca bir günlük vekil olsalar bile kıyak emeklilik hakkına sahiptirler. Üstelik bunların istisnasız hepsi ciddi servet sahibi olan kişilerdir. Ama bir muallim bir buçuk milyarla aile geçindirecektir. Bir emekli dört yüz milyonla aile geçindirecektir, bir asgari ücretli yedi yüz milyonla aile geçindirecektir. Peki, bu insanlar hayvandırlar da, vekil denilen tipler insan mıdırlar? Bu hangi vicdana sığar dostum? Hangi ahlaka ve adalet duygusuna sahiptirler bunlar ki, böyle lanet bir icraata imza atabilmektedirler? Ya da bu gücü nereden almaktadırlar? Ne yani, sen, ben insan değil miyiz? Sadece bunlar mı insandırlar ve yaşamaya layıktırlar? Tükürürüm ben, böyle alçaklığın içine. Kim lan bunlar? Bu topraklar bunların babalarının çiftliği mi lan?

 

Bir de şu parti yardımı adı altında ki, iğrenç ve lanet sömürü olayı var. Ulan partilerinizi bu millet mi ayakta tutacak sizin? Bu millete ne hayrınız var ki, bu milletin alın terini kasalarınıza aktarmaktasınız? Ne yapmaya çalışıyorsunuz siz? Bir parti kuruyorsanız, defolun gidin kendi servetlerinizle ayakta tutun. Hem kendiniz sömüreceksiniz hem de kurumsal olarak sömüreceksiniz. Nerede lan böyle yoğurdun bolluğu? Ne hakkınız var, cebren ve hile ile bu toprağın çocuklarının yaşlarını, terlerini, kanlarını emmeye? Hayır yani, emekliye gelince para yok, asgari ücretliye gelince para yok, memura gelince para yok amma kendinize ve partilerinize gelince paradan bol bir şey yok. Bu nasıl bir ahlaktır be? Bu nasıl bir adalettir, bu nasıl bir vicdandır be? Ve işin en vahimi, bizler bütün bu iğrençlikleri nasıl normal karşılayabiliyoruz? Bizleri nasıl bu hale getirmişler hayret doğrusu? Asla unutma dostum! Onlarda senin gibiler, senden gram farkları yoktur. Nasıl onlar yaşamdan zevk alıyorlarsa, belki senin onlardan daha fazla zevk almaya hakkın vardır. Kendini asla onlardan aşağı görme. Ve bil ki, onların cesareti senin korkaklığındandır! Onların cüreti, senin pasifliğindendir!

 

Tarih: 19.01.2012 Okunma: 590

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?