İNSAN ÇÖZÜLMEDEN, HİÇBİR ŞEY ÇÖZÜLEMEZ...

Özgür DENİZ - 27.10.2016

Kesin olan bir şey var; insan, üzerinde ve içinde yaşadığımız maddi dünyanın öznesidir. Her şey insan içindir. İnsansız her şey anlamsızdır. Öyleyse, insanı çözmeden hiçbir şeyi çözemezsiniz. İnsan kimdir? İnsan nasıl biridir? İnsan niçindir? İnsan nasıl olmalıdır? İnsan nereden gelmiştir? İnsan niçin gelmiştir? İnsan nasıl gelmiştir? İnsan nereye gitmektedir? İnsan niçin gitmektedir? Bunları ve daha birçok şeyi çözmek zorundasınız. Bunları çözmeden hiçbir şeyi çözemez, hiçbir şey yapamazsınız. Hem de öyle sığ bir şekilde değil, derinlemesine çözmelisiniz. Bilakis, insana rağmen yapılan her şey yenilmeye, yok olmaya mahkumdur. İnsan dediğimiz, hakikatte acayip ve garip varlığı, çözmeden, insanın ne olduğunu ve nasıl olması gerektiğini idrak etmeden, daha gerçekçi ve müşahhas bir ifadeyle, açık ve üzerinde mutabakat sağlanmamış bir insan gerçeği düşüncesine erişememiş durumdaysak, kültürel boyutu, maarif boyutunu, ahlakilik boyutunu ve birey, toplum, devlet ilişkileri boyutunu tanzim ve dizayn etme minvalindeki tüm gayretlerimiz beyhudedir ve heba olmuştur. Nihayet, aşı yapma ve tefrik etme teknik ve yöntemlerini, bağ bakımını ve nebatat ilmini, çağdaş bilim bağlamında en ileri düzeyde bilen, velakin yetiştirmek istediği bitkinin türünü akıl edemeyip, bağrında yaşadığı toplumun neye gereksinimi olduğunu fark, ihsas ve idrak edemeyen ve göz önünde bulundurmayan bahçıvana benzer. Bugün, insanlık üzerinden bir düzenleme yaparak, toplumsal bir düzen ikame etmek isteyenler için de aynı şey geçerlidir. İnsan sorununu, kaotik ve çelişik bir varlık olan insanı çözümlemeden, ileri, akılcı ve muvaffakiyet vaat eden bir maarif düzeyine mülaki olmak muhaldir. Bunu başarmadan da terakki kaydetmek, istiklalini ve istikbalini garantiye almak muhal ender muhaldir. Yeryüzündeki, insan odaklı ve insana odaklı olan ve toplumsal bir düzen peşinde koşan hiçbir teorinin, insan sorununu çözümlemeden ve çözüme kavuşturmadan, insanın ne ve kim olduğunun izahını yapmadan ve hatta insanın kendi yaratılışını temel alarak izlemesi gereken son ve öz amaçların hangi amaçlar olduğunu belirlemeden, daha doğrusu bu çizgiye erişmeden önce, başarılı olması muhal ender muhaldir. Yüksek düzeyde toplum idealinden, büyük uygarlık düşünden, siyasi veya iktisadi öğreti düzenlerinden çok daha önce ve ilk önce, ne tür bir insan oluşturmak istediğimiz ilke olarak tespit edilmelidir. Şu halde her şeyden önce ve kesinlikle ilk önce, insan olma ve nasıl insanlaşılacağı sorunu çözülmelidir. Her sorunun temeli kesinlikle budur, ister sonra dine bağlı kalmak istemiş olalım, ister dindışı, ister sosyalist, ister onun karşıtı, ister ilerici, ister gerici, sonradan izlemeyi ve ulaşmayı dilediğimiz biçim ne olursa olsun, önce bu sorun hepimiz için çözülmelidir. Bilakis, insana dair hiçbir şey de muvaffak olmamız muhaldir. Bizim en büyük ve kadim alıklığımız; insanı tanımadan, bilmeden, çözmeden, insan üzerinden ve insan üzerine hesaplar yapmamızdır. Her defasında başarısız olsakta!

 

SÖZLER:

 

""İslam'ın içinde hiçbir kötülük yoktur ama İslam'ın dışında da hiçbir iyilik yoktur.""

 

İsmet Özel

 

“"Bugünün insanının felsefi, düşünsel ve kültürel krizi ahlaki bir krizdir. Bunun nedeni ‘İsar’ın izah edilememesi ve maddeci ahlakta bireyi kendisine rağmen hayrı seçmeye zorlayacak bir dış etkenin bulunmamasıdır.”"

 

Ali Şeriati

 

""Şiiri on yedi yaşımdan itibaren hayatımın ekseni kılarak bütün varlığımı Türkçe söylemenin ne ile mukayyet olduğu keşfine bağladım. Allah, çabamın mükâfatını verdi ve Türk olma şerefini bana nasip etti. Böylece Türk milletinin varlığına şahitlik etmenin her şeyim olduğunu görebildim. Şairliğim ne kadarını kaldırabildi, ne kadarına el atabildiyse o nispette doğmadan ölen bir milletin varlığına şahit oldum.""

 

İsmet Özel

 

""Bir de şuna şaşıyorlardı: Nasıl oluyor da, bir eşek kadar bile kafası işlemeyen vicdansız, ahlaksız, budala zenginin biri, sadece birkaç torba altını var diye, akıllı dürüst bir sürü insanı buyruğu altında köle gibi kullanabiliyordu.""

 

Thomas More

 

Hedefler mi? Hedefler kültürün içindedir, havanın içindedir. Siz onları solursunuz. Beraber büyüdüğüm bütün delikanlılar aynı hedefleri soludular. Hepimiz yahudi gettosundan daha ileri tırmanmayı; yükselmeyi; başarı, zenginlik ve saygınlık elde etmeyi istedik. Bunları herkes isterdi! ‘’’’Hiçbirimiz oturup kendimize hedef belirlemeye çalışmadık; onlar zaten önümdeydi, zamanımın, arkadaşlarımın, ailemin doğal sonuçlarıydı.’’’’

 

Irvin D. Yalom - Nietzsche Ağladığında

 

''"Nefret, yatan bir cesettir. İçinizden kim bir mezar olmak ister?''"

 

Halil Cibran

 

""Ne antikapitalist, ne antisiyonist; biz hiçbir şeyin 'anti'si değiliz.. Biz MÜSLÜMANIZ.""

 

Sezai Karakoç

 

""İnsanın kinden arınması, sizi en yüksek umuda götüren bir köprüye benzer.""

 

Friedrich Nietzsche

 

""Gerçek, sessizliğe sürükler.""

 

Albert Camus

 

""En büyük sanatkârlık sözleriyle hareketlerini akort edebilmektir.""

 

Eflatun

 

""Olgun insanlar en derine kök salmak zorundadır. Güçlü fırtınalara dayanmak zorundadır. İhanetlere ve soytarılara alışmak zorundadır.""

 

Nietzsche

 

""Bana bütün hürriyetlerden evvel, bilmek, düşünmek, vicdana göre konuşmak mertebesini veriniz.""

 

John Milton

 

Tarih: 27.10.2016 Okunma: 705

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?