Hiç düşündünüz mü, fikirlerinizin gerçekten sizin beyninizin ürünü olup olmadığını? Ben düşündüm. Bu satırlar da düşüncelerimden yazıya dökülenler.

Gerçeklik bize çok mu uzak?

Yoksa gerçek ve gerçeklik oracıkta öylece duruyor da biz mi uzaklaştırılmaya çalışılıyoruz? Hepimizin duyduğumuz her konuda bir önyargı olarak da olsa fikri var öyle değil mi? Peki bu fikirler nasıl oluşuyor, neye göre şekilleniyor?

Dünyaya geldiğimiz günden beri her yeni anda beynimiz yeni şeyler algılıyor. Bunların bir kısmı 'doğru' bir kısmı ise 'yanlış' bilgiler. Bazı bilgiler ailemiz/öğretmenlerimiz vs. tarafından özellikle beynimize işlenirken bazıları gizlice algımızla oynanarak beynimize sokuluyor. Peki... bunları neden yanlış ya da doğru olarak değerlendiriyoruz? Gerçekten sadece bu iki olgu mu var hakikatinde ? İyi ve kötü müdür, siyah ya da beyaz mıdır sadece? Grisi yok mudur hiçbir şeyin ya da renksizi?

Genelde ne zaman bu soruları birilerine sorsam dönüt aynı ve çok net; "bir şey ya iyidir ya kötü!". Sahiden böyle mi? Bence değil. Nedenini de şöyle açıklıyorum;

Örneklendirme yapmayı seviyorum, böylece okuduğunu anlama problemli insanlar olarak anlatılmak isteneni daha kolay anlıyor ve akılda kalmasını sağlamış oluyoruz, e bir de sanki yanlış anlaşılma ihtimalim azalıyor..

Bir avcı düşünün, zevk için avlanmaya çıkmış, gördüğü saldırgan hayvanı tüfeğiyle vurup avına devam eden. Ne kötü değil mi? Ne suç işledi ki bu hayvan da vurulmak ona hak görüldü?

Bir de anne düşünün, küçük çocuğuyla birlikte bir ormanda piknik yapıyorlar. Aynı vahşi hayvanı iç güdüsel olarak küçük çocuğunu korumak için öldürüyor(nasıl olduğu sizin hayal gücünüze kalmış). Doğru bir hareket öyle değil mi? Hayvanı öldürmese bir insana hem de kendi canından kanından olan minik bir insana zarar gelebilirdi.

Peki.. nedir o zaman iyiyle kötüyü, doğru ile yanlışı ayıran? Niyet? Bu cevaba da katılmıyorum. Biri için iyi olan şeyin başkası için kötü olabildiği şu dünya döngüsünde, 'iyi niyet' (veya aksi) mümkün müdür gerçekten? Yapay zekanın insanlığa katkı için gelişmesi için işler yapan birinin sadece iyi bir şey yaptığını çünkü iyi niyetli bir düşünce olduğunu söyleyebilir miyiz? Bu iyi niyet kötü de bir şeydir aynı zamanda, bazı yenilikler bazı insanların hayatını çok kolaylaştırırken bazılarını işinden etmiyor mu? Teknolojiyi geliştiren insanları, geliştirdikleri teknolojiyle yer değiştirip onları işlerinden alıkoymuyor muyuz? Adeta bir at yarışı oynatılan üniversite sınavlarında başarılı olmak, başkasının başarısızlığına eş değer değil midir? Belki başarılı olan kişinin öğretmeninin tamamen iyi niyetle o öğrenciye bir kereye mahsus yüksek not vermesi, o öğrenci karşısında başarısız olan kişinin 1 senesine mal olmuş olamaz mı? Birisine yardım etmek başkasının hayatını kaydırmak olamaz mı? Yolda gördüğümüz tanıdık komşu teyzemizi/amcamızı eve bırakmak dolmuş şoförünün kazancını elinden almaz mı? O zaman hala hakikaten iyi niyet midir bir şeyin doğru yanlışlığını belirleyen? Yoksa yok mudur bu olgular? Veya ismini koymadığımız 3. bir olgu mu vardır hem doğruyu hem yanlışı kapsayan ya da 4. mü, ikisini de barındırmayan?

Bütün gündem doğru ve yanlışları tartışırken, acaba kimse biliyor mu doğru ne demek yanlış ne demek, iyiyi iyi yapan kötüyü kötü yapan nedir? Yoksa herkes manipüle olmuş beyinlerle mi konuşuyor? Doğru görülenin sadece bir algıdan ibaret olmadığı ne malum?

Sahi; iyi ve kötü de beşeriyken gerçekten iyi ve kötü sadece bir algı değil midir?