SAVAŞ, Anıl ONAT

GENEL HABERLER Misafir Yazar - 20.02.2016


               Savaşın ne olduğu, yaşanmayınca tam olarak bilinemez. Anlatılanlar ise unutuluyor. Gözlerden yaş gelmediği gibi, neşenin, sevginin yerini ıstırap, acı, kin, intikam, nefret, korku, feryat alıyor. Açlık, kıtlık, sakat insanlar, ana babasız çocuklar, ölüme terk edilmiş yaşlı, hasta ve yaralılar. Mezarı, akıbeti belirsiz binlerce insan ve esirler. Bu arada fırsatı kaçırmayan yağmacılar, soygun ve tecavüz amaçlı cinayetler, devlete baş kaldıran iç düşmanlar.

               İlahi Kitabımızın, savaşa sadece “nefsi müdafaa”, yani kendini savunmak amaçlı izin verdiğini bilelim ve hikmetini anlamamıza yarayacak, savaş sonrası yaşanmış birkaç ibretlik olayı da nakledelim.

               Çocuk altı aylıkken, babası Trablusgarp’a (Libya) gider. Kendisi geri gelmediği gibi bir haber de gelmez. Çocuk 12 yaşına gelince tanıdıkları, babasının döneceği müjdesini verirler. Anne, başkası ile evlendiği için, bu çocuğa müjde değildir. Babasının bu durumu görmemesi için, çocuk annesini öldürmeyi planlar.

x   x   x

               Osman Efendi, bir iş için gittiği Suriye’de, yıllar önce komşuluk ettikleri, beraber büyüdüğü Ermeni arkadaşı ile karşılaşır. Ermenilerle olan şehir muharebesinden Fransızların yardımı ile kaçıp Suriye’ye gelmiş arkadaşı, onu yemeğe davet eder. Yemek yenilip kahveler içilirken, Osman efendi, “eski kötü günlerin geçtiği, düşmanlıkların unutulduğu” şeklinde birkaç tatlı söz söylemek isterken, evdeki yaşlı teyze, “Osman Efendi, Osman Efendi şunu bilesin ki ,dünyada bir tane Ermeni erkeği kalmasa, sizden intikam alacak bir nesli doğurmak için, köpekle çiftleşirdim” der.

x   x   x

               Yunan işgali sırasında, bir Türk kızı Yunanlı bir subay tarafından Yunanistan’a götürülmüştür. Aradan geçen zaman içinde, o artık iki çocuklu bir kadındır. Bu kadın, oradaki Türklerin yardımı ile kaçıp vatanına getirilirken, yanındaki iki çocuk anneye gösterilip, “bunları da mı götüreceğiz?” denir. İki küçük çocuk annenin gözü önünde denize atılır.

x   x   x

             Ermeni esirleri arasında on yaşlarındaki bir çocuğu, bir kadın, ilgililerin elinden alıp, herkesin gözü önünde boğarak öldürür. Herkes şaşırır ve kadına neden böyle yaptığını sorduklarında, “benim çocuğum tam bu kadardı ve böyle öldürüldü” cevabını verir.

              Allah ülkemizi, çocuklarımızı savaşla terbiye etmesin. Amin.

Tarih: 20.02.2016 Okunma: 760

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?