TÜRKLER GÝBÝ EÐLENMEK, Bir Türk Vatandaþý

GENEL HABERLER Misafir Yazar - 15.09.2009

Kalem fery�d eder, a�lar m�rekkep,
“Beni cahil eline verme Ya Rab!
L�tfunla �lime �evir yolumu,
K�rma n’olur kanad�m�, kolumu.”

 

L�edri

 

 

 

T�RKLER G�B� E�LENMEK, Bir T�rk Vatanda��

 

Bu sat�rlar�n yazar�n� bilmiyoruz. Bize internetten ula�t�. K�rt k�kenli bir vatanda��m�z�n sat�rlar� da olabilir. Sel�mlar…

Almanya’dan gazeteci bir dostum arad�. Bir meslekta��m�z�n Ankara’ya gelece�ini ve T�rkiye-AB ili�kileri konusunda bir makale yazaca��n� s�yledi. Gelecek arkada� T�rkiye’nin kat�l�m�na s�cak bak�yormu�. Benim ad�m�, telefonumu vermi�, yard�mc� olmam� istiyormu�. Kab�l ettim. Neticede bir yerde memlekete hizmet durumu.

Ertesi g�n arad�, bulu�tuk. Bir yerde oturduk bir-iki fincan �ay i�tik. Nereye gitmek istedi�ini sordum. “Kocatepe Camii” dedi. “Niye”, diye sordum. “Sen M�sl�man m�s�n?”. De�ilmi�, ama merak ediyormu�. Neyse gittik. Bana kubbenin �ap�ndan, avizenin a��rl���n�, toplam kapal� alan�n metrekaresinden, avlunun kapasitesine kadar sorular sordu. �nce soruyu soruyordu, ondan sonra cev�b�n� veriyordu.

Sonra ak�am oldu. “T�rkler gibi e�lenmek istiyorum” dedi. “Siz nas�l e�leniyorsan�z, bir ak�am� nas�l ge�iriyorsan�z, tam �yle”. “Yahu yapma” dedim, “b�nyen kald�rmaz” dedim, dinletemedim. Eh, art�k keyfi bilir. O y�llarda Ankara’ da benim en s�k u�rad���m mek�nlar�n ba��nda Sembol Tanju’nun Neyzen’i vard�. Beraber Neyzen’e gittik.

�nce dekorasyondan b�y�lendi. Hatta not defterini ��kard�, ufak tefek eskizlerini �izdi. Derken ney taksim ba�lad�. �ok �a��rd�; “Bu dini bir enstr�man de�il mi? Dini m�zik �al�yor. Buras� dindarlar�n dev�m etti�i bir lokanta m�” diye sordu. “Bo�ver” dedim, “tak�l”.

Neyden sonra ise –Neyzen’de adet oldu�u �zre- aryalar okunmaya ba�land�. Misafirim biraz daha �a��rd�. “Sizde” dedi, “din� m�zik dinleyen, opera da dinliyor mu?”. “Sizde dinlemez mi” diye sordum, akl� kar��t�. Bu arada hayret i�inde masaya y���lmaya ba�layan mezelere, masalardan masalara yap�lan rak�-meze ikramlar�na bak�yordu. “Burada herkes birbirini tan�r m�”diye sordu, “yoo, yahu bo�ver, sen tak�lmana bak” dedim.

Aryalar bitti�inde ise s�ra pop�ler �ark�lara geldi. Benden s�zlerini �evirmemi istedi. Bir-iki �ark� sonra not defteri yeniden ��kt� ve deli gibi not tutmaya ve soru sormaya ba�lad�.Alevi t�rk�s� okununca, “buras� Alevilerin yeri mi?”, Dokuz sekiz �al�nca, “buraya �ingeneler mi geliyor”, Ege t�rk�s� okununca “buradakiler efeleri neden destekliyor?” diye sorular sordu durdu. Arada bir de “bu m�ziklerden birini dinleyen �tekileri de dinliyor mu” diye sordu, daha da neler neler;

-�u Urfa’n�n etraf� dumanl� da�lar

- Buraya Urfal�lar m� geliyor?

- Hay�r.


- L�rke, l�rke, l�l�l�l�

- Buras� K�rtlerin mi?

- Hay�r

Bunlara anlam vermeye �al���rken, �nce “�iao Bella” sonra da “Venseremos” �al�nca birden ciddile�ti.

-Bana istedi�ini s�yle, ama ben bunun �ili Kom�nist Partisi mar�� oldu�unu biliyorum.

-Do�ru, �yle z�ten.

-Buras� Kom�nistlerin mi?

-��yle bir �evrene bak, �yle mi g�r�n�yor?

-…

Hayat�nda pe�etenin sadece a��z silmek i�in oldu�unu zanneden ve �atal-ka��k ile taba�a vurarak hi� bateri �almam�� bu arkada�, sandalyelere ��kanlardan da �nce biraz korktu. Sonra onun da i�i gitti, fark ettim, ama bir �ey s�ylemedim.

Mezeler bitip, bal�klar geldi�inde ise fena afallad�. �nce “biz yemek yedik ya” dedi, sonra “ama ben doydum” dedi, fakat ben “madem T�rk gibi e�leneceksin, bunu da yemelisin” deyince, pek itiraz edemedi. Bu arada ben de �ark�lar� t�rk�leri �evirmeye dev�m ediyordum. Ben �eviriyordum, o deh�et i�inde bana bak�yordu, sonra bir soru soruyordu, ben de cev�p vermeye �al���yordum;

-Yaslan da��n yamac�na Halil �brahim.

-�brahim kim? Me�hur birisi mi?

-Ben ne bileyim.

-Herkes alk��l�yor, onlar m� tan�yor?

-Bilmem. Yahu, g�zel bir t�rk� i�te, tak�lmaya bak.


-D��man galip geldi haklayamad�m, d�k�ld� cephanelerim toplayamad�m.

-Bu, kahramanl�k t�rk�s� m�?

-Hay�r, e�k�ya t�rk�s�.

-Bu e�kiyalar politik mi?

-Yok be, baya�� e�kiya. Bizde e�kiyaya t�rk� yakarlar.

-Peki �u k�zla adam niye romantik romantik dansediyor.

-�ark� g�zel.

-Ben bunu anlam�yorum. Yani a�k, d��man, cephane?

-Bo� ver i�te, tak�l.


-Vur han�eri kad�n�m ben �leyim.

-Neden kad�n�n�n onu b��aklamas�n� istiyor?

-�ok seviyor.

-Seviyorsa evlensinler.

-Evlenemezler.

-Niye?

-Dedim ya, birbirini �ok seviyorlar.


-Kan�m aks�n ki, terk etmem seni.

-Neden kan� ak�yor, kaza m� ge�irmi�?

-Yok can�m. Yani o kadar �ok seviyor. Seni terk edersem �leyim diyor.

-Biraz garip.

-Yahu bo�ver, sen tak�l.


Bir-iki �ark� daha dinledi. Sonra patlad�;


-Yahu sizde b�t�n �ark�lar a�k ve �l�mle ilgili.

-Evet, ne olmu�. Hayat da �yle. Ba�ka ne var ki?

-Do�ru asl�nda. Ama biraz garip de�il mi?

-Ne yapacakt�k, �ay�ra �imene �ark� m� yazacakt�k? Biz bu kadar�n� yapabiliyoruz.

-Yanl�� anlama. Hepsinin de s�zleri �ok g�zel.

-Sorun ne?

-Bilemiyorum.

B�t�n masalar a�z� kulaklar�nda hoplaya-z�playa “s�r�n�yorum” diye g�bek atarken, y�z�n� g�rmeliydiniz. Sonra �ile B�lb�l�m �al�nca, bu defa komaya girdi.

- Bu �ark�da Allah diyorsunuz.

- Evet, deriz.

- Ama Allah deyip rak� i�iyorsunuz.

- Ne olmu�, i�eriz.

- Yan�l�yorsam, l�tfen d�zelt. �sl�m’da alkol g�naht�r.

- Do�ru.

- O zaman neden yap�yorsunuz?

- G�zel oluyor. Sana bir s�r vereyim mi? Bug�n m�zede g�rd���n heykeller varya, d�n burada onlar i�iyordu. Allah deyip, rak� i�tikleri i�in ta� oldular. Garsonlar onlar� gizlice m�zeye ta��d�.

- …

- Yahu �aka, gev�e biraz. Sen tak�lmana bak.

10. Y�l mar�� ba�lay�p, b�t�n masalar tempo tutunca ise manas� T�rk�e’de a�a��-yukar� “oha” olan bir l�f etti. En �ok da Onuncu Y�l Mar�� e�li�inde tren yap�lmas�n� yad�rgad�. �nce k�s�k bir sesle “buras� emekli subaylar�n lokantas� m�” diye sordu. Nas�l bakt�ysam, “bo�ver” dedi, “tak�lal�m”.

Bir de bir Arap bir de Yunan �ark�s� �al�nca t�mden akl� kar��t�.

-Siz Yunanlar� seviyor musunuz?

-Arada bir.

-Ama Yunan �ark�s� dinliyorsunuz?

-Arada bir i�te.

-O demin s�ylenen Arap�a �ark� ne diyor?

-Ne bileyim ben.

-Yunanca �ark�n�n s�zleri ne?

-Yahu nereden bileyim?

-O zaman neden dinliyorsunuz?

-G�zel oluyor. �lla anlamak m� l�z�m.

- …

Bir Azer� t�rk�s�n� de terc�me edince, “buradaki herkes Azerice biliyor �yle mi?” diye sordu, ama art�k ben de de cev�p verecek takat kalmam��t�.

Onun bu k�lt�r �oku ��-d�rt saat s�rd�. Sonra kalkmak istedi, yorulmu�tu. “Yahu olur mu” dedim, “daha �orba i�ece�iz”. Bana �ok garip bakt�, “ama yemek yemi�tik. Yemekten sonra da bal�k yemi�tik. Rak�n�n �zerine nedense bira da i�tik. �stelik o kadar yeme�in �zerine s�cak helva da yedik, sonra bir de meyve yedik. Onun da �zerine kuru yemi� yedik. Kahve de i�tik”…

“Olmaz”, dedim. “�imdi de �orba i�ece�iz. Dev�m�nda da d�r�m yiyece�iz. T�rkler gibi e�lenmek istemiyor muydun?” Boynunu b�kt�. Bir �ey s�ylemedi. Oradan bir d�r�mc�ye gittik. Mercimek �orbas�, birer porsiyon soslu-so�anl� d�r�m. Ben “ke�ke ba�ka �orba i�seydik” deyip, keyifle, ��rdan tuzlama, pa�a ve i�kembeyi anlatmaya ba�lad�m, ama y�z�n� ek�iterek eliyle “ne olur sus” gibisinden bir hareket yapt�. Onu pek anlamad�m.

Yolda bana bakt�, bakt� sonra; “biliyor musun?” dedi, “biz Almanlar da asl�nda e�leniriz”…

“Ne yapars�n�z” diye sordum, “uzun masalarda yan yana oturup, bira i�erek, salland���n�z� biliyorum. Bir de bizde ilkokulda deve-c�ce diye bir oyun vard�r. Galiba onu da oynuyorsunuz” dedim. O bir �ey demedi…

Biraz sonra “biraz fark olacak tabii, siz Akdeniz milletisiniz” dedi. Ben de “tam de�il” dedim. “Asl�nda ayn� zamanda Kafkasyal�, Orta Asyal�, Orta Do�ulu, Avrupal�, Balkanl� ve Egeli, Karadenizli’yiz” dedim.

“Haydi” dedim. Sevin�le “otele mi gidiyoruz” dedi. “Yoo” dedim, “G�lba��na. Orada g�l var. �imdi yola ��karsak, �afak s�kerken orada oluruz. G�ne� do�arken rak� i�ece�iz”. Bana garip garip bakt�, “ondan sonra otele d�nebilir miyim” diye sordu.

Kahvalt� saatinde oteline b�rakt�m. ��leyin yeniden bulu�tuk. Ne kahvalt�da ne de ��le yeme�inde hi�bir �ey yememi�. Sadece soda i�mi�. “Ke�ke kahvalt�da benim bildi�im bir yer var, oraya gitseydik. Sucuklu yumurta yerdik” diyecektim, vazge�tim. “Sak�n T�rkleri AB’ye sokmay�n” diye bir yaz� yazm��. �ok �a��rd�m, “bana senin T�rkiye’nin AB’ye girmesini istedi�ini s�ylemi�lerdi” dedim. “�yleydi” dedi, “ama o zaman daha T�rkiye’ye gelmemi�tim” dedi. “T�rkiye’yi sevmedin mi” diye sordum.

“Bay�ld�m” dedi, “harika bir �lke” dedi, “ama AB’ye girerseniz, hem siz bozulursunuz hem de biz bozuluruz” dedi. ��nk� biz z�ten dominan k�lt�rm���z. AB’ye girersek, on sene sonra Frans�zlar, Almanlar “s�r�n�yorum” diye g�bek atmaya, yeni nesil “kad�n�m b��akla beni, seni �ok seviyorum” diye il�n-� a�k etmeye ba�larm��.

“�u Ren’in suyu akar delidir oy, oy, oy” gibi, “yaslan da��n yamac�na Hans Peter’im” gibi, “M�nih’in etraf� dumanl� da�lar” gibi fil�n i�te…

Ayr�ca b�t�n Avrupa obez olurmu�. Kimse de sabah i�e zaman�nda yeti�emezmi�.“Bir nas�l bozuluruz” diye sordum, “size” dedi, AB’de bunlar�n yar�s�n� yapt�rmazlar” dedi.

Aman neyse bo�verin, biz tak�lal�m… O da art�k tak�l�yor zaten..

                                                                                                                    

 

Ar�iv

Tarih: 15.09.2009 Okunma: 680

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

�sim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz payla��lmayacakt�r.)

Yorum: *

G�venlik Sorusu:
T�rkiye'nin ba�kenti neresidir?