Sayın MHP Yöneticileri, Neden Bu Kadar Öfkelisiniz?

İsmail Hakkı CENGİZ - 30.11.2020

Sizin dolmuşunuza binmiyoruz diye mi?

“Dolmuşa gelmek”ten söz etmiyorum… Sizin sürdüğünüz, nereye götürdüğünüzü bilmediğimiz otobüse-dolmuşa binmediğimiz için mi?

Haddizatında, şahsen ben, hâlâ o dolmuştayım. Yani hâlâ MHP üyesiyim. Dolmuştan inmedim ama sizin götürdüğünüz yere de gitmiyorum.

Neden MHP dolmuşundan inmiyorum?

Çünkü siz geçicisiniz, MHP kalıcı… Alparslan Türkeşlerin, Gün Sazakların partisi olduğunu düşündüğüm için hâlâ MHP’deyim.

Biz “millet”iz.

Neden bize “zillet” diyerek aşağılamaya çalışıyorsunuz?

Öte yandan, sizden farklı düşünüyoruz diye neden bize, “hain” hatta “vatan haini” damgası vurmaya kalkıyorsunuz? Ötekileştiriyorsunuz!

AKP sözcüleri de ağır sözlerle bize yükleniyor ama onlarınki sizin sözleriniz kadar dokunmuyor. Sizin aşağılayıcı hitaplarınız bize çok dokunuyor.

Dokunuyor lâkin biz size kötü bişey söylemiyoruz. Rencide edecek sözlerden kaçınıyoruz. Size öfkelenmiyoruz da… Sizin bed sözlerinize tahammül ediyoruz. Katlanıyoruz!

Sadece, “insaf” diyoruz!

“Allah ıslah etsin” diyoruz!

“DOLMUŞ” BENZETMESİ NEREDEN AKLIMA GELDİ? 

İstanbul’da Pendik’ten Kadıköy’e kadar uzanan bir cadde var. Bu caddeye “minibüs yolu” diyorlar. Bu yolu, karşıdan karşıya, her gün, en az iki defa geçmek zorundayım. Geçmek için ışıklarda beklerken, bir dakika içinde, 7-8 dolmuş geçiyor. Hepsi de onlara bineceğimizi umarak “korna” çalıyorlar. Onların bed sesli kornalarına tahammül etmek zorunda kalıyoruz.

MHP üst yönetiminin bize sözlü saldırılarını da dolmuş kornalarına benzetiyorum. Her ikisine de katlanmak zorunda kalıyorum.

Hangisi daha çok rahatsız ediyor derseniz?

Elbette dolmuşlar… Sabah-akşam… Çekilir eziyet değil!

MHP üst yönetimini fazla duymuyorum. Lâkin bu iletişim çağında, bu iletişim çeşitliliği ve yoğunluğunda tabii ki zaman zaman yollarımız kesişiyor.

Üzülüyorum!

x   x   x

TAVSİYE

YOLLARIN SONU, Nihal ATSIZ

https://www.youtube.com/watch?v=nosWxk5bRZQ


Tarih: 30.11.2020 Okunma: 938

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

özgür deniz

01.12.2020 - 07:30

partilerden, lider denilen şahıslardan pek anlamam ve hazzetmem de. genel konuşuyorum yani. benim partim benim, liderim de benim. kimsenin umurunda olmadığım gibi kimse de umurumda değildir. velakin; insanı düşünen, önemseyen, insana değer veren, insanlığa matuf güzel bir dünya vaadi olan ve bu vaat istikametinde çok güzel eylemlerde bulunma çabası içinde olan, uzak rüyaları, güzel düşleri olan, insanın duygu ve düşüncelerini anlayan, büyük plan ve projelere malik olan, mutlaka ama mutlaka düşünür, fikir ortaya koyar, üretir. asla ve asla bağırmaz. ne beka diye ne de başka bir şey için. çünkü beka bile ilk cümlelerde söylediğimize merbuttur. kuru kuruya beka diye bağırmak hiçbir anlam ifade etmez. beka demek benim mutlu olmam demektir. beka demek benim üretilenden hakkımı bihakkın almam demektir. beka demek her anlamda hak ettiğimi bihakkın almam demektir. beka demek kendi ülkem de kendi devletimin çatısı altında neyi hak ediyorsam hiçbir engele takılmadan ona kendi yeteneğimle ulaşabilmem demektir. beka demek benim terimin kanımın yaşımın emeğimin soyulmaması demektir. öyle lafla beka olmaz olmuyorda zaten. keşke dilimiz zincirli olmasa da olgunun daha dip derinlikleirne matuf tahliller yapabilsek. keza belki de bu ülkede hain ve sadık kimdir değerlendirmesini yapabilecek ve bu mevzu da karar dahi verebilecek nadir insanalrdan biriyimdir. ne demek istediğimi bir kaç güne izah edecem inşaAllah. derin saygılar saygıdeğer paşam.

İ. Hakkı Cengiz

01.12.2020 - 10:44

Sabah-akşam dolmuşlarına binmiyoruz diye, sabah-akşam korna çalıyorlar. Kornalarının sesi de öyle cırtlak ki... Çok teşekkür ederim, sevgili Özgür kardeşim.

Osman Yıldız

16.01.2021 - 12:55

İsmail bey yazıyı ve yorumları okudum. Özgür beyin yazısı sizin yazınızdan çok daha etkili olmuş. Bu yazınızın her hangi bir etkisi olması mümkün değil. Bence tam aksine siz bu vatanın evlatlarının birlik ve dirlik içinde olmasından hoşnut olmayanların korna seslerine odaklanınız. Bu vatan bizim. Ve ilelebet bizim olarak kalacaktır. Özgür beyin yorumunu bence defalarca okuyunuz. Saygılarımla

İ. Hakkı Cengiz

10.03.2021 - 15:24

Osman Bey, Merhaba, Özgür Kardeşimin yazısından bir rahatsızlığım olmadığı gibi her satırına da katılıyorum. Oradaki, "keşke dilimiz zincirli olmasa" şartına dikkatinizi çekerim! "birlik ve dirlik içinde olmasından hoşnut olmayanların korna seslerine odaklanınız." ikazınızdan cesaretle, sizin de daha etkin bir haber sitesi yapmaya odaklanmanızı öneririm. Bu yorumu, 15 Ocak''ta yapmışsınız, o tarihten ancak 2 ay sonra, tesadüfen yazıma girmekle görebiliyorum. Zaten çok az yorum yapılıyor, yorum yapanların e-posta adreslerini alıyorsunuz. Yazarlarınki zaten belli... Yorumların geldiği, yazarların e-postalarına otomatik olarak yönlendirilemez mi? Tabii bu yapılabilirse, yorum yapanların e-posta aderesleri de yazarlara bildirilmeli ki iletişime geçebilsinler. Öte yandan, yazı ve haber sayfalarından sosyal medyaya hâlâ hat verilemiyor. Vatanının en çok sevenler işini en iyi yapanlardır. Saygı ve selâmlarımla...