KENDİNİZLE BARIŞIK MISINIZ?

İsmail Hakkı CENGİZ - 10.12.2008

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.


Bayram vaazlarının, yazılarının, konuşmalarının söylenmeden asla geçilmeyen konusudur; “küs olanların” barışması!

Çünkü dargınlıklar, kırgınlıklar cemiyet hayatında huzursuzluk meydana getiriyor. Ferdin ve cemiyetin ruhunu zehirliyor, çürütüyor.

Bayramlar şenlik, sevinç ve coşku günleri olduğundan; neşemizin tamamlanması için, o coşkun havanın yardımıyla kırgınlıkların giderilmesi hedeflenir.

İnşallah, şu içinde bulunduğumuz bayram, “barıştırma” işlevini yerine getirmiştir.

Daha iyisi…

Umarım, hayatınızda “küs” olduğunuz kimse yoktur.

*                      *                      *

“Kavgalı” olduğumuz başkalarıyla barışmak zor gelmiyor, bana!

Zor olan, kavgalıysak, kendimizle barışabilmek!

Üstelik çoğu zaman kendimizle kavgalı olduğumuzu fark etmeyiz bile!

İçimizdeki zehrin kaynağını hep dışarıda ararız.

Birilerine öfkeleniriz, çatarız, beddua ederiz.

Tabii ki bu yolla ruhumuz huzura kavuşamaz.

Kızgınlık, kin, kıskançlık, pişmanlık, beddua, bencillik… vb. gibi olumsuz duygular hayatımızda fazlaysa, biz kendimizle kavgalıyız demektir.

Kendimizle kavgalıysak başkalarıyla ve dünyayla barışık olmamıza imkân yok.

*                      *                      *

Hayatımızda sevgi, sadakat, sükûnet, hoşgörü, inanç, dua, başkalarının iyiliğini dilemek, diğerinin başarısına sevinmek gibi olumlu duygular ağır basıyorsa kendimizle barışığız demektir.

O vakit, “başkalarıyla” da, dünyayla da barışıksınız demektir.

Hayatın sıkıntılarıyla, aksilikleriyle karşı karşıya gelseniz bile -ki onlardan kaçınmak mümkün değildir- paniğe kapılmaz, “bunalıma” girmezsiniz.

Gerçek başarıyı tanırsınız.

Duygularınız coşkulu ama hareket ve tavırlarınız sakindir.

Hayatınızda huzur vardır.

 

Önceki Yazılar

 

Tarih: 10.12.2008 Okunma: 572

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

Ekrem Şama

30.10.2008 - 14:12

Eskiden AĞZI OLAN KONUŞUYOR!.. derdik Şimdi ne desek? Maksadı olan konuşuyor. Desek mi. İstihbaratçı olup da konuşanlara bakınız. Maksatları var ki konuşuyorlar. Bizler de bu bilgi çöplüğünde bölük börçük ne bulursak bir araya getirip, şekil oluşturmaya kalkıyoruz. Evet devir İstihbarat devri... Sağolasın İsmaiğl Bey.

Ekrem Şama

30.10.2008 - 14:12

Eskiden AĞZI OLAN KONUŞUYOR!.. derdik Şimdi ne desek? Maksadı olan konuşuyor. Desek mi. İstihbaratçı olup da konuşanlara bakınız. Maksatları var ki konuşuyorlar. Bizler de bu bilgi çöplüğünde bölük börçük ne bulursak bir araya getirip, şekil oluşturmaya kalkıyoruz. Evet devir İstihbarat devri... Sağolasın İsmaiğl Bey.