İran: İsrail, Bulutlarımızı Kısırlaştırıyor! Türkiye: Seller Dış Güçlerin İşi!

İsmail Hakkı CENGİZ - 05.07.2018

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.


Birkaç gün öncesine kadar Türkiye sellerle, doluyla boğuşuyordu. Aynı günlerde İran’da ise büyük bir kuraklık vardı.

Türkiye, bilhassa seçim öncesine denk gelen “yaz” aylarındaki aşırı yağışı “anormal” görüyor, yanal bir yazar, yanal kanallarda yaptığı açıklamada, “Ankara’daki bu yağışlar normal değil, ‘dış güçler’in işi… Bunu İstanbul’da da deneyebilirler.” diyordu. Nitekim sonraki günlerde İstanbul’da da aşırı yağışlar ve dolu etkili oldu.


Öte yandan, normalde, Mayıs başından Eylül sonuna kadar damla yağmur düşmeyen İzmir’de de Haziran ayında gayet etkili yağışlar oldu. Sonuncusu 29 Haziran Cuma günü, İzmir’i sel götürecek biçimde meydana geldi.

İran ise uzun yıllardır görmediği bir kuraklıkla karşı karşıya. Musluklardan su akmadığı için halk ayaklanmış vaziyette. Hâl böyle olunca, İran “Sivil Savunma Kurumu Başkanı” General Gulamrıza Celali, “İran'da meydana gelen iklim değişikliğinde yabancıların parmağının olması şüphesi var. Ülkedeki bilim merkezleri de bunu teyit etmektedir. İsrail ve komşu ülkelerden biri, İran'a giren yağmur bulutlarını yağmaması için kısırlaştırıyor. Bunun yanı sıra bulut ve kar hırsızlığıyla karşı karşıyayız.” açıklaması yaptı.

Gerek bizdeki yanal yazarın, gerekse İranlı generalin iddiaları doğru olabilir mi?

Önce şu yalın gerçeği hatırlatalım: Bu anormal ve bilhassa ilgisiz mevsimlerdeki yağışlar veya  İran örneğinde olduğu gibi bazı bölgelere aylarca-yıllarca yağış düşmemesinin sebebi KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ/KÜRESEL ISINMADIR. Bu tamamen insan kaynaklıdır. Dünyayı insanlar ısıtmaktadır. Küresel ısınmanın birinci derecedeki müsebbipleri ise PETROL ve KÖMÜRdür.

Biz çevreciler, bu katı gerçeği yıllardır haykırıyoruz. Ve uyarıyoruz; eğer küresel ısınmayı derhal durduramazsak, “anormal yağış rejimi” daha da anormalleşecek… Seller, fırtınalar, dolu afetleri artacak… Fakat bunlar suyu bollaştırmayacak… Düzensiz yağış felaketlere sebep olurken, meyve ve sebzeye, tahıla zarar verecek. Susuzluk ve kuraklık artacak. Bu mesele, yerkürenin en hayatî, çözümü bir dakika bile geciktirilemez meselesidir.

Bu katı gerçeği hatırlattıktan sonra yukarıdaki iddialara dönelim.

35 sene kadar önce şu iddia dile getirilmişti: Geri kalmış ülkelerin gelişmiş ülkeler karşısında hiç şansı yok. Teslim olmak zorundalar. Adamlar, icabında, senin üzerindeki yağmur bulutunu kendi ülkesi üzerine çekecek, seni susuz bırakacak.

İranlı general ne diyor: Bulut ve kar hırsızlığıyla karşı karşıyayız!

Bu iddianın ciddi bir biçimde incelenmesi, araştırılması gerektiği kanaatindeyim.

Her şey olabilir!

Herkesten, her şeyden şüphelenmeliyiz!

Tabii “küresel ısınma” gerçeğini göz ardı etmeden ve çözümü bir saniye bile ertelemeden!

x   x   x

GÜNÜN TAVSİYESİ…


Tarih: 05.07.2018 Okunma: 728

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?