SOSYAL MEDYA YALAN HABER YAYIYORMUŞ!

İsmail Hakkı CENGİZ - 09.06.2013

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.


Kontrolsüzmüş!

Bu çok tehlikeliymiş!

Bu bir tehditmiş! Baş belasıymış!

Bunları kim söylüyor?

İktidar…

İktidara yakın ve uzak geleneksel medya temsilcileri…

Vay vay vay!

Peki, sosyal medya yalan haber üretiyor da, şu her gün elimize aldığımız gazeteler, akşam ağzımız açık seyrettiğimiz TV’ler hep mi doğruyu söylüyor?

Yüzlerce örnek sayılabilir de ilk aklıma geleni yazayım.

Daha yeni, üstelik devletin televizyonu, Meksika’daki “testereyle adam kesme” görüntülerini, Suriye’de olmuş gibi haber yapmadı mı?

Bunlar milyonlarca kişiyi etkiliyor… Elbette yaygın medya daha inandırıcı oluyor. Hâlbuki sosyal medyanın kişisel olduğunu herkes biliyor ve daha temkinli yaklaşıyor.

Geleneksel medyanın başka bir güven erozyonu daha var: SANSÜR!

İşine gelmeyen, iktidarın beğenmeyeceğini düşündüğü haberleri halka duyurmaktan kaçınması…

İyi ki sosyal medya var: Sansürsüz!

x   x   x

AMERİKA ŞİDDETLE KINAMIŞ!

Suriye’de, iki yılı aşkın süredir kanlı bir iç savaş sürüyor.

Biz orada her gün Müslümanlar ölüyor diyoruz. Lâkin taraflar birbirlerini sahte Müslüman olmakla suçluyor. Bu suçlamalar vaziyeti değiştirmiyor. Nihayetinde, kendisini Müslüman kabul eden insanlar, dünyanın İslâm ülkesi saydığı bir ülkede yığın yığın öldürülüyor.

Daha önce “isyancılar”ın eline düşen, Lübnan sınırına yakın Kusayr şehri, iki gün önce, tekrar Esad güçlerinin eline geçti.

Bunu Amerika “şiddetle” kınamış!

x   x   x

Biz de kınamalı mıyız?

Amerika kınadığına göre!

Bu “iç savaş” başladığından beri hangi tarafı tutmamız gerektiği suali, “kırk katır mı, kırk satır mı?” seçeneği gibi!

Biz, Suriye’de istikrarlı bir demokrasi istiyoruz.

Orada akan kanın durmasını istiyoruz. Bu dileklerimiz Esad’lı veya Esad’sız olsun… Yeter ki olsun. Müslümanlar huzura kavuşsun.

Bizim dileklerimiz böyleyken, Amerika’nın neyi, niçin kınadığını anlayamıyoruz!

Kusayr kimin? Şu anda, Suriye’deki resmen meşru kabul edilen yönetim hangisi?

İsyancılara kim cesaret verdi?

Kim silah verdi?

Kim kışkırttı?

Silah vermek, kışkırtmak yerine, akan kanın durması için neden daha “şiddetli” çabalar gösterilmiyor?

Cenevre görüşmeleri ne oldu?

Biz de Suriye’de ve dünyanın her yerinde kanın akmasına seyirci kalan büyük devletlerin alayını “şiddetle” kınıyoruz!

x   x   x

GÜNÜN ÇİZGİSİ, PENGUEN’den, 06 Haziran 2013


Tarih: 09.06.2013 Okunma: 631

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?