Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
7 Nisan Salı günü sabahtan akşama kadar, Ege İhracatçı Birlikleri’nin
düzenlediği, Osman Vehbi UÇAL’ın sunduğu
Toplam Kalite Yönetimi seminerine
katıldık. Bu güzel sözü de orada öğrendik. Kalite’nin, kaliteli yaşamanın öz
sözlerinden biri.
Yönetim ve kalite konusunda dünyadaki
gelişmeleri, gelecekle ilgili öngörüleri kapsayan harikulade bir eğitim aldık.
Eğitimi düzenleyen Ege İhracatçı Birlikleri yetkililerine ve Sayın Osman Vehbi Uçal’a
teşekkürlerimizi gönderiyoruz. Sağ olsunlar, var olsunlar.
En fazla başlıktaki sözden etkilendim.
Haddizatında, belki de “bir bugün 2
yarın” değil de bütün yarınlara bedel, demek lâzım.
Çünkü elimizde mevcut olan tek “zaman
dilimi”, “bugün”dür, bu an’dır. Hani bizim bir sözümüz var; gün bugündür diye… Evet, gün bugündür.
Yarını bilmiyoruz, gelecek mi, gelmeyecek mi? Olacak mı, olmayacak mı? Yarın
gelse bile biz burada olacak mıyız? Emin değiliz!
Dün zaten geçmiştir… Elimizden kaymıştır…
Dün’ü kıymetlendirebilene ne mutlu! Kıymetlendirilmesi gereken bir gün daha
var; bugün!
İkincisi, bugün olmadan yarınlar gelmeyecektir. Yarına,
yarınlara ulaşmak için bugünü idrak etmek zorundayız. Yarını yapacak,
yarınlarımızı kolaylaştıracak olan, bizi istikbaldeki günlere hazırlayacak olan
gün bugündür, an bu andır.
Peki, gün bugündür derken dünü, maziyi inkâr
mı ediyoruz, dünün hiç mi önemi yok? Asla öyle bir şey demiyoruz. Bugün bizi
biz yapan dünkü gayret ve çalışmalarımız, birikimlerimizdir. Lâkin dünle
övünmenin de, düne yanmanın, geçen günler için dövünmenin de bugüne bir faydası
yok… Maziden ders ve ibret alıp, bugünü değerlendirmek ve yarınlara hazırlanmak,
yarınları hazırlamak akıllıca olanı!
Ne yapacaksak bugün yapacağız.
Şu diyete, yürüyüşe, idmana başlamak için
Pazartesiyi beklemeyeceğiz. Hemen şimdi başlayacağız.
Sigara alışkanlığına son vermek için
hayalimizdeki mutlu günleri, balığın kavağa çıkacağı zamanı kollamayacağız, bu
illete bugün son vereceğiz.
Ertelediğimiz her şeyi bugün yapacağız.
Bugün, hayatımızın en önemli günüdür.
Bugün bir hamle yapacağız, maziden bugüne
kafamıza takılan bitmemiş bütün işleri bitireceğiz, bir türlü affedemediğimiz uzak-yakın,
hayatımıza girmiş olan herkesi, hatta kendimizi bile affedeceğiz!
Bugün hayat tarzımızı değiştireceğiz…
Televizyon seyretme süremizi en az 1 saat azaltacak, kitap okuma süremizi en az
1 saat artıracağız ve bunu alışkanlık haline getireceğiz.
Bugün zihniyetimizi değiştireceğiz… Biraz
kendimiz, yaradılışımız ve Yaradan hakkında tefekkür edeceğiz. Kâinata maddeyi
aşabilen bir gözle bakacağız.
Bugünün hayatımızdaki yaşanmış ve
yaşanacak olan her bir günden daha önemli, şu anın bütün anlardan daha önemli
olduğunun şuurunda olacağız. Bugünü ve şu anı üstün bir idrakle
değerlendireceğiz.
Hayatımıza yeni bir nitelik gelecek, bir
bilinç hâkim olacak. Bu nitelik ve bilinç bizimle beraber toplumun her kesimine
dalga dalga yayılacak.
Bizimle beraber ve bizim için dünya
bambaşka, sakin bir dünya olacak!
*
* *
ARİFLERDEN
Gel
hayrete dal bir yol,
Koy gafleti hazır ol,
Kendin unut O’nu bul…
Mevlâ görelim neyler?
Neylerse güzel eyler.
Erzurumlu
İbrahim Hakkı
Önceki Yazılar