RİYA… FECİ YA!

İsmail Hakkı CENGİZ - 09.12.2023

Çocukları bilirsiniz, riya nedir bilmezler… İçleri neyse dışları da odur. Tamamen dürüsttürler. Yetişkinlerde, neredeyse herkesin içi başka dışı başka, riyakârlık yapmayan yok gibi… Çocukluktan yetişkinliğe bu bozulma dehşet verici… Feci!

Adam veya kadın, yüzüne gülüp arkadan dedikodu ediyor.

Hiç sevmediği hâlde, çoook seviyorum diyor. Öpücüklere boğuyor. Sımsıkı sarılıyor.

Dostun olduğunu söylüyor, dostluğun hiçbir gereğini yerine getirmiyor. Misal, ya yıllarca arayıp sormuyor veya geleceğim diye söz veriyor, sözünde durmuyor.

Yazımı okumadan beğeniyor veya başlığa yorum yaparak, bütünü okumuş gibi görünmeye çalışıyor!

Kitabım için, tebrik ediyor ve hatta “okuru bol olsun” diye dua ediyor güya! Fakat ne kitabı almaya ne de okumaya niyet ve gayreti var! Ki bu riyanın zirvesidir.

Bu ikiyüzlülük beni çileden çıkarıyor.

Riyanın bin bir çeşidi var. Hepsini bu sayfada dile getirmeme imkân yok. Bazılarını daha evvel yazdım. Bağlantılarını aşağıda veriyorum.

Bu ikiyüzlülükler, genç yaşlarda, bir dereceye kadar anlaşılabilir. Amir-memur, işçi-patron ilişkin vardır, toysun, hamsın, pişmemişsin, eh olabilir.

Fakat kardeşim, 50 yaşını geçmişsin, emekli olmuşsun, kimseye mahkûm ve muhtaç değilsin, bu ikiyüzlülük, bu riya, bu mürailik ne? Neden?

Riya o kadar yaygın ki neredeyse herkes yapıyor, herkes biliyor ama kimse rahatsız olmuyor!

İlişkiler ikiyüzlülük zemininde sürüp gidiyor… Kişi ve toplum yozlaşıyor… İçimiz çürüyor, kendimize olan saygımız bitiyor. Karakter ölüyor!

Bu ne ya?

Bırakın, kendiniz olun!

Gerçekten dostsanız dost, arkadaşsanız arkadaş kalın, değilseniz, olmadığınızı söyleyin ya! Olgunlaşın! İnsan olun ya!

50’sinden sonra,

Hatta 60’ından sonra,

Hatta ve hatta 70’inden sonra, riya, feci ya!

x   x   x

YÜREK

Tepsi kalmamış, böreği soruyor,

Fırın kapanmış, küreği soruyor,

Ekim’de, Kasım’da çıkıp gelmemiş,

Tutmuş, Aralık’ta yüreği soruyor.

Facebook’tan

 

x   x   x

İLGİLİ YAZILAR

1.    YEMEK… Şuursuzca Tüketmek!

2.    Yüzeysel ARKADAŞLIKLAR Yerine, CANDAN BİRKAÇ DOST

3.    AÇIKÇA İLÂN EDİYORUM

DİKKAT: Bu uzun bir yazıdır. Sonuna kadar okumadan kızmayın, yargılamayın, hüküm vermeyin. Sonuna kadar okuyun önce, ondan sonra boynum kıldan ince.

 

[email protected]

Tarih: 09.12.2023 Okunma: 606

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

Suat Zobu

11.12.2023 - 11:31

Evet sevgili dost, kıymetli ağabeyim maalesef okumadan beğeniyorlar. Hazır klişeleşmiş yorumu yazıp bırakıyorlar. Biliyorsun ben Edebiyat Defterinde paylaşımlarda bulunuyorum. Orada şiir astığınızda beğenme ve yorum yazma var. Şiiri astığın anda beğenip yorum yazıyor adam. Oradaki sistemde yeni yazı veya şiiri görebilmek için sayfayı sürekli yenilemek gerekiyor. Ben şiiri asar asmaz beğenip yorum yazıyor. Benden hızlı adam. Bunun üzeine aşağıdaki şiiri yazdım. O dediklerimden bu şiire bile beğeni ve yorum geldi. Bir de Cumhuriyetimizin 100. yılı için "Yüzüncü Yıla 100 Kıta" yazmıştım. Daha geniş kesimlere ulaşması için alırsan sevinirim. https://www.edebiyatdefteri.com/siir/1511018/yuzuncu-yilimiza-100-kita.html Selam ve saygılarımla sağlıklı günler dilerim ağabeyim. -------- Kim Bilir . Şiiri asınca hemen beğenir Şiir değil belki yazı kim bilir Nöbet mi bekliyor başka ne denir Sabahlıyor bazı bazı kim bilir - Mantık yoksa hadi aşarsa us’u Diyelim tuzak var kurulmuş pusu Minare gölgesi ise konusu Veya davul tozu kim bilir - Baktığında görünse de süslüce Hakaret var belki gidecek güce Bir göz gezdir nolur oku bir hece Alın terimizin tuzu kim bilir - Vallahi nöbetçi beğenicisin Okumaz görmezsin söyle necisin Hazırda bekleyen bicibicisin Mertek sanıyorsun gözü kim bilir - Bunu da görmedin belli halinden Okusan anlardım şimdi dilinden Başka bir şey gelmiyor mu elinden Yoktur söyleyecek sözü kim bilir - Alıştık vallahi kızmıyoruz biz Yıldırımdan hızlı şimşekten de tiz Asar asmaz bekliyoruz hepimiz Akısın defterin yüzü kim bilir - Her nabıza şerbet veren durumcu Çakmağı elinde bekleyen mumcu Yedi gün yirmi dört saat yorumcu Tam da bu işlerin uz’u kim bilir - Kızmıyorum elbet niye kızayım Şimdi neden moralini bozayım Ben gene de bildiğimi yazayım Yazdığım içimin özü kim bilir - Şiir astım benden hızlı davrandın Tahmin ettin o an asacak sandın Tıkladığım anda nasıl uyandın Burada saklıdır gizi kim bilir - Suat Zobu -

İ.Hakkı Cengiz

12.12.2023 - 06:14

Aynı dertlerden mustaribiz sevgili dostum. Demek ki aramızda daha sıkı bir dayanışma olması lâzım. Öncelikle, çok beğendiğim "Kim Bilir" başlıklı şiirini SÖZÜN SULTANLARI köşesinde yayınladım. Gönülden selâmlar...

Osman Yıldız

13.12.2023 - 00:56

İsmail bey Hayali masal bile olamayacak konularla insanlar beyinlerini kullanamıyorlar. Doğal olarak ta kendi beyinlerinden korktukları için maske takarak yaşamak zorundalar. Suat beyin şiiri çok güzel anlatmış sanal dünyanın maskelerini. Hayat bu. Ne zaman herkesin kendi gözüne ve aklına inanmasının doğru olduğunu insanlar kabul ederseler işte o zaman maskeler kalkacağı için riya da kalkar. Bu arada çocuklar riyakarlığı daha konuşmadan öğreniyorlar. Çünkü anneler çocuğu kendisinin yarattığını kabul etmiyor ve çocuğa buna göre davranıyor. Ben 6 çocuk büyüttüm. 2 yaşından sonra çocuklar da riyakarlık başlar. Saygılarımla

İ.Hakkı Cengiz

13.12.2023 - 09:04

Derin tahlil! Katılıyorum Osman Bey. Lâkin yine de 50-60 yaşlarında bu ikiyüzlüğü anlayamıyorum. Gönülden selâmlar...