Bir Kişinin Yemeğiyle İki Kişi Doyar

GENEL HABERLER

Haber Analiz: İ. Hakkı Cengiz

Aşırı yiyoruz, aşırı israf ediyoruz.

Aşırı yemek şişmanlığa, obeziteye yol açıyor. Şişmanlık ve obezite her türlü psikolojik ve fiziksel hatta zihinsel hastalığa davetiye çıkarıyor. Onları tedavi etmek için ilaçlar kullanmak zorunda kalıyoruz. Yıllarımızı harcıyoruz, enerjimizi tüketiyoruz ve akıl almaz ekonomik kayıplar yaşıyoruz. Yani israf üzerine israf!

 Birkaç gün önce, bu sayfalarda paylaştığımız bir haber, bu satırları yazmamız için bizi teşvik etti. Haber başlığı şöyle: "Çin’de ‘gıda tasarrufu’ için restoranlarda sipariş edilecek yemeklere kısıtlama getiriliyor" (https://www.genelhaberler.com/haber/oku/35748)

Buna göre, meselâ, lokantaya giden 5 kişilik bir aile "en fazla" 4 kişilik sipariş verebilecekmiş...

Böyle bir kısıtlama, hayat tarzlarına karışmak anlamına geliyor tabii… Kısıtlama olmamalı fakat GIDA İSRAFI’na bir dikkat çekme, GIDANIN TÜKENMEKTE olduğuna dair bir uyarı da mutlaka olmalı!

En akıl almaz israf lokantalarda, bilhassa KAHVALTI mekânlarında yaşanıyor.


Öğle veya akşam yemeği için lokantaya girdiniz… En basitini ele alalım: Lahmacun yiyeceksiniz… Herhalde en az iki tane söylemek icap eder… Oysa lahmacunlar kocaman… Biri, bir kişiyi doyurmaya yeter. Ayrıca, pek çok kebapçı, siparişin yanı sıra, “tadımlık” adı altında küçük tabaklarda, çiğköfteden, bulgur pilavına, şişirilmiş pide veya lavaştan tulum peynirine kadar 5-6 çeşit yiyecek sunuyor. Bunların hepsini yalayıp yutmak, üzerine iki de lahmacun yemek… Hele öncesinde bir de çorba içmek, hele hele üstüne de bir tatlı yemek ne kadar sağlıklı! Bu, tıka-basa yemek demektir ve kesinlikle oburluktur, obeziteye davetiyedir.

Lokantalarda yarım porsiyon siparişler vermekten utanmamalıyız, yiyemediğimiz yemekleri paket yaptırmayı alışkanlık haline getirmeliyiz.

KAHVALTI MEKÂNLARINA GELİNCE

Kelimenin tam anlamıyla “korkunç”!

Bu mekânlara, yakınlarımın davetiyle birkaç defa gitme gafletinde bulundum. Akıl almaz bir israfla karşı karşıyasınız… Bu “korkunç” israfa hem şahit hem de o israfın öznelerinden biri oluyorsunuz. O mekânlarda bir kişiye tahsis edilen kahvaltılıklarla, rahat rahat dört kişi doyar. Oysa üç kişi gittiğiniz bir mekânda iki kişilik kahvaltı isteyemezsiniz. Üç kişilik sipariş vermek zorundasınız ve en az üçte ikisini israf edeceksiniz. Tıka-basa yeseniz bile bütün tabakları bitirmenize imkân yok! Onun için bir yakınım, kahvaltı mekanına gidelim diyecek diye ödüm patlıyor!

Ayıptır!

Yazıktır!

Günahtır!

Bu israfı nerede yaşıyoruz?

Müslüman bir ülkede!

Peygamberleri, “sofradan doymadan kalkınız” diye uyaran Müslümanların ülkesinde!

“İslam ülkeleri”nde gerçekten Müslümanlık yaşansaydı, her şeyi bir yana bırakın, bir kişiyi bile şişman göremezdiniz…

Gerçekten Müslümanlık yaşansaydı, bir lokma ekmek, bir damla su, bir kaşık reçel israf edilmezdi!

Fotoğraf: sehiravantajları.com'dan...

Tarih: 20.08.2020 Okunma: 728